bir insan hayatının bir çok döneminde insanlardan nefret etme noktasına gelebilir ve insanlarla olan ilişkileri bazen insanların olmadığı, tamamen kendi sesinde ve yalnızlığında kalmak istediği anlar olabilir; işte bahsettiğim durum da tam olarak kişisel olarak veya bir çok kişiyi de kapsayacak olan anlardır.
insanlardan tamamen uzak, onların olmayacağı yerde olmayı bazen istemişimdir.
kaba bir hesapla 40 milyon gencimizin tek derdinin sikişmek olduğunu, insanların gözlerine sokulur derece görünür olması gibi,
ülkede milyonlarca vatandaşın, insan gibi bir hayat yaşayamayan insanların olduğunu bilmek gibi,
demet akalın ve serdar ortaç gibi sanatçıların konserlerinin tıkış tıkış olduğunu görmek gibi,
kıymetli sanatçı kazım koyuncu nun, öldükten sonra tanındığını bilmek gibi,
en çok izlenen filmimizin recep ivedik olması gibi,
ekrem dağ ın futbolcu olması gibi,
siyasilerimizin ne denli kalitesiz ve basiretsiz olması gibi,
insanlarımızın doğan güneşi borçlu selamlaması, batan güneşi borçlu selamlaması gibi,
sokaklarda binlerce aç hayvana bir kap yemek, bir avuç su veremeyecek kadar duyarsız olmamız gibi,
sadece kendi götümüzün özgürlüğü söz konusu olunca özgürlük savaşçısı kesilmemiz gibi,
ırkçılık, cinsel ayrımcılık, din ve ve mezhep düşmanlığının bu kadar derin ve prim tanındığını bilmemiz gibi,
ülkenin bir tarafı yoksullaşırken, bir tarafın götüne bir parmak bal daha çaldığını görmek gibi,
tembelleşmeye ve şişmanlamaya aldırış etmeden, götümüzün genişlemesini gülümseyerek seyretmemiz gibi,
ilişkilerimizi belirleyen en önemli şeyin para olduğunu bilmek gibi,
her şeyimizi para kazanmak uğruna feda etmemiz gibi,
kan ve organ bağışının önemini halen idrak edemeyen 70 milyon vatandaşımızın olması gibi,
trafikte her gün onlarca insan öldüren trafik canavarlarının olması gibi,
gencecik gençlerimizin dağlarda heba olması gibi,
insanların acılarına saygının kalmadığını bilmek gibi,
dizi müptelası olmamız gibi,
bir elin parmaklarını geçmeyecek kadar nitelikli insan yetiştirmemiz gibi,
okul, hastahane ve belediye hizmetlerinin tamamen sömürü modeline geçmesi gibi,
insanların tacize, tecavüze, hakarete, gaspa maruz kalması gibi,
çevremizi bok götürüyo olması gibi,
doğayı katletmiş olmamız gibi,
yoksula binek, zengine yamak olmamız gibi,
daha gibisinden örnekleyecek o kadar an var ki;
hepsini toplasan yaşamak büyük bir külfet, kaçmak güzel bir tercih.
nedense gözüm sol frameye ilişti;
bi kaç başlık göstereyim de insanların bunlar dışında başka ne sıkıntıları var.
yazıyorum;
bazı insanların insan olmaları.
yatın artık.
benden bu kadar.
saat epey oldu yatsam iyi olacak.
hadi ben gidiyorum.
palnım var.
boylumlama.
küçüğüm.
kakayı tutup işemeye gitmek.
şeker ezmek.
cinsel ilişkiye girmeden 5 sene sevgili kalmak.
marko paşa nın ifadeye çağrılması.
cem adrian dinleyenlerin müzik yoksunu olmaları.
biz 4 kişiyiz gardaş.
tam boşalırken ezan okunması.
an itibariyle 300 yazarın kafa yorduğu şeyler.
ulan;
hayat dediğimiz şey bu kadar mı basit, saçma ve gereksiz olmalı. tamam çoğu yapılan şey basittir ama kendi içinde duruma göre bir anlam bütünlüğü sağlar. bu kadar mı sikkodan muhabbetler hayatımızın bir zaman dilimini işgal eder.
amannn. siktiret. sanki iki satır okuyup ta feyz alan, güzel bir muhabbete eşlik eden var.
dediğim gibi tek tasamız sikişmek.
bu yazıyı kendimle sohbet ederek yazdım. toplasan iki kişi ya okur ya okumaz. çok ta sikimdeydi zaten. ben kendimle dertleşmiş oldum sadece.
bir bakıma da iyi geldi.
bazı şeyleri sorgulamama vesile oldu kendi kendimle yaptığım sohbet.
isteyene bir tavsiye verecek olursak;
başkasının fikirleriyle yaşamayın. ne kadar sikik bir beyniniz olsa da onun direktiflerini yapın.
son olarak, bu başlığa girip yazdıklarıma sikik cevaplar vermeye çalışmayın. en nefret ettiğim şeydir. kendinizden bir şeyler yazın yazacaksanız. amacımım bir şey tartışmak değil burda.
tamamen kişisel gözlemlerim.
uzatmadan;
kendime hürmet eder, sizi de selamlarım.