sonu mutsuzluk olan eylemdir. nitekim her insan karşındakinden farklı beklentiler içerisine göre herkese göre ayrı bir karakter geliştirmek yerine, kendi güzel ahlaklı sağlam karakterini geliştirmek ve bunda kararlı olmak önemlidir.
şöyle bir söz vardır ayrıca severim;
'it's better to be hated for what you are than to be loved someone you are not'
türkçesi: olmadığın biri gibi olup sevilmektense, olduğun gibi olup nefret edilmek daha iyidir gibi birşey.
anlaşılmaz bir şekilde bazıları için çok kolay olan olay; örneğin sizin gıcık olduğunuz, hiç bir hareketini beğenmediğiniz herif kız arkadaşınızın ve arkadaş grubunun gözdesidir, yedikleri içtikleri ayrı gitmez, tav olursunuz, "ne buluyorsunuz şu dallamada" da diyemezsiniz. susarsınız.
-karşılıklı iletişim olması gerektiğini düşünüp onların dertlerini dinlersiniz, siz kendi derdiniz anlatınca bencillikle, dünyayı kendi etrafında dönüyor sanmakla suçlanırsınız.
-başkalarının canı yanmasın diye kendi mutluluğunuzdan ödün verir, şımarık damgası yersiniz.
-tüm bunlardan sonra içinize kapanır susarsınız; asosyal, yabani, soğuk nevale, burnu havada olursunuz.
-mutsuzken pesimistlikle suçlanırsınız, azıcık mutlu olsanız size çok görürler.
-şanslı yönlerinizin çetelesini tutarlar, şanssızlıklarınız umurlarında olmaz.
kısacası ne yapsanız olmaz işte. ey insanlar ne istiyorsunuz bir karar verin!
