Doğrular, her zaman insanların ayaklarını açıkta bırakan bir battaniye gibidir. Yayarsın, çekiştirirsin, ama hiçbirimizi tamamen örtemez. Tekmelersin, yerden yere vurursun, ama yetmez.
Ağlayarak doğduğumuz andan itibaren, öleceğimiz ana kadar, ağlarken, bağırırken ve çığlık atarken yalnızca başımızı örter.
çok zor bir eylemdir. çoğu insan doğruları duymak istemez. çünkü işlerine gelmez. işine gelen yalan yanlışlarla kendini avutur. zayıf insanların genel özelliğidir.