karamsarlık gibi olmasın ama , aslında pekte azınlıkta olmayan bazıları için; günümüzde artık kendilerini hoşgörülü , iyi biri olmak için uğraşmak yerine, bile bile kendinden nefret ettirmek, bunun için ciddi ciddi uğraşı vermek haline gelmiş olan topluluk türü.
insanların büyük çoğunluğu psikopattır. Kendi menfaati olarak gördüğü şey için her türlü pisliği yapar. Aslında insanların büyük kısmı sosyopattır. Fakat aynı zamanda da korkak olduğu için bu deliler bir bok yapamazlar.
Böyle olunca ne olur? Sempatik kötü adam karakterleri ortaya çıkar. Bir nevi zihinsel masturbasyon yaparlar hayran oldukları o kötüleri izlerken. (bkz: joker)
Aslında buna şaşırmamak da gerekir, evrim kör bir saatçidir, sadece artık iyice zıvanadan çıkmış elenecek kadar uyumsuzlaşmış psikopatları eler. Geriye kalanlar aramızda dolaşmaya devam eder. Bir de bu korkak psikopatların en sevdiği şey nedir bilir misiniz? Bir linç anında linç edilen kişi fena şeyler yaptığından değil sırf psikopat hislerini tatmin etmek için lince girişirler. Yoksa o kadar korkak olmasa ya linç ettiği kişinin yaptığı kötülüğü ya da buna benzer bir kötülüğü kendi de yapardı.
vakti gelince yenik düşerler. vakti gelince teslim olurlar. vakti gelince açık verirler... her zaman dediğim gibi, insanlar vakit kaybıdır. zaman kaybıdır... bazı insanlarsa, tamamen yalnızlığı seçerler. en doğru seçimi zaten yapmışlardır, neden değişsinler? değişmek gibi bir lüksümüz yok. değişmemek neden? değişmemek ve değişmek arasındaki fark tam olarak ne? ne değişmeli? ne değişmemeli? kimi insanlar da yalnızca bir kukla görevini görürler. bu da sanırım en kötüsü. ben ne yazık ki türü bozuk gruba dahilim... bence arızalı birine hiç bulaşmayacaksın, bunu defalarca söylerim... ya delisindir, ya da deliyi oynuyorsundur... insanların hepsi sonuçta gereksiz bir parça, bence robot insanlar olmalı. hayat robotlarla güzel...*
edit: hani sosyal medyaya veda ediyordum? ilginç... bu son!!! :)
insanlar der sophenaur; "çoğu hayatlarının sonunda geriye dönüp baktıklarında molalarda yaşadıklarını görür. Takdir etmeden ve zevk almadan geçip giden şeyin aslında hayatları olduğunu gördüklerinde şaşırırlar. Ve böylece umutlarla kandırılan insan ölümün kollarına koşar." Sonsuzluğun payından alacakları yalnızca yıkım ve tutarsızlıktır.
ne kadar severim o insanları!
o insanları ki renkli, silik
dünyasında çıkartmaların
tavuklar, tavşanlar ve köpeklerle beraber
yaşayan insanlara benzer.
Tüm iyi yönlerine rağmen merhametsiz acımasız ve bencil yaratıklardır kendini övene egoist derler fakat bir yandan da en yakınının iyiliğine bile katlanamazlar kıskanırlar sevmekten bahsederler sözler verirler ama ne olursa olsun terk etmekten vazgeçmezler ve en önemliside birbirlerini yok etmekten daha iyi bir şey yapamazlar.
tip tip insanlar bulunur. bilim sözde meşru rolüyle kategorize eder ya var olanları, bazı insanlar da hakikaten kategorize edilebilir.
size bir tip anlatacağım sözlük. özellikle karşı cinsten biri size bu bahsedeceğim insanın özelliklerinde yaklaştığında, tanıyacaksınız.
bu insan size sorular sorar. ama sorularının genel-geçer cevapları mevcuttur. yani, aslında soruyu sizi tanımak için sormaz. sırf konuşmuş oluyor olmak için sorar. cevap verdiğinizde de, sizin radikal, benim deyişimle, geneli yıkar şekilde verdiğiniz cevaplara "ahahahah" diye tepki verir. özellikle daha basit düşünen bir cinsiyet grubuna mensup olduğunuzu düşünüyorsa bu kişi. sizin kendinizi açığa vurur cevaplarınızı yadırgar ve özgünlüğünü yadsır ve kahkaha patlatır. adeta siz böyle düşünüyor olma hakkınızı elinizden almaya çalışır. öyle düşünmenizin imkansız olduğunu hissettirir. zaten en başından sizi varsaydığı için çeşitli anlamlarda, verdiğiniz cevapların sınırlarını ve içeriğini, kendi anlam şemalarına uydurmaya çalışır, uyduramayınca da "ahahahah" deyip, alemsin ya der. benimsediği şekilde konuşmayı , size biçilen rolü oynamayı bıraktığınız anda bu tip, size ahahah diye gülerek anlatmaya çalıştığınız şeyi yok sayar. bu tipler sizi yontar,büker ve onlara sürekli kendinizi açıklamak zorunda hissedersiniz.
- senin neden whatsapp'ında fotoğrafın yok?
- çünkü kendi görüntümden hoşlanmıyorum.
- ahahahahahahaha. alemsin.
- ben ciddiyim.
-insan kendi görüntüsünden hoşlanmazsa nasıl mutlu olur ki?
- mutlu olma zorunluluğumuzu nasıl temellendiriyorsun? mutlu olmak zorunda değiliz ki.
Onlarla da onlarsız da yapılamayandır. Orta noktayı bulduğunda ilişkiler düzelir. Denge tahtası gibi düşün.Denge tutturmaksa her yiğidin harcı değildir kanımca.