ing.deliden çok anlam ifade eden edgar allan poe kitaplarında bolca mevcut karakter.
insane kişi dediğin psikopattır. müslüm fanatiği gibi değil de herşeyi yanlış anlayan bol bol paranoya yapan delidir o, paranoyak manyaktır.
misal bir örnek verelim;
adamın biri yoldan geçerken ona bakınca "acaba bana niye baktı?" diye düşünür. daha sonra adamı inceleyip süzüp kendince yorumlar. diyelimki karakterimiz uzun boylu yoldan gecen dayı ise kısa. muhtemelen şöyle bir yorumu olacaktır insane karakterin.
"şeytan gibi bücür. nasıl ters ters baktı bana. kesinlikle ondan uzun oldugum için bana düşman oldu. kim bilir ne planlar kuruyor şimdi."
türkçe tam karşılayacak bir kelime maalesef bulunmamaktadır.
codemasters'in 4-5 yıl önce çıkardığı bir 4x4 araba yarışı oyunu... tırlar, traktörler, minibüsler, 4x4'ler, yani dünya bir çeşit araç vardır yarışmak için, sadece race değil, farklı oyun seçenekleriyle çok keyiflidir...
eskişehir de zirve olsun gidelim zirvesi 2'de tanıştığım yazar.
centilmen görünüşü ve ağır abi karizması ile tırsıtmıştır, kendisi ile koyu bir sohbete dalmak dileğimdir.
(bkz: tırsıtmak)
destansı damien rice kilitlemesi. gerçek anlamda delirtip, öfke patlamaları yaşatabilir.
should i speak?
should i bother shaking hands?
am i weak if i leave it as it stands?
i've submerged
and i've surfaced with the blame
i guess i'm no good, i guess i'm insane
should i go, if she calls out my name?
and if she bleeds, should i wipe up the stain?
and if i'm low, can i drown in this rain?
i guess i'm no good, i guess i'm insane
and i hate when you say
that i never fight for you
sometimes you breathe
all over my scar
and you always end up
closer than close
that's where i give in
should i confess
the actions of a hand
in my mind
i'll betray you once again
why should i climb?
what is there to gain?
this is no good
this is insane
and i hate when you say
that i never fight for you
sometimes you breathe
all over my scar
and you always end up
closer than close
that's whenre i give in
you're taking, you're taking
you're taking me down
you're taking, you're taking
you're taking me down
and you always end up
closer than close
that's where i give in.
ilginç ve değişik bir yazar. ben bunun doğum gününü bir kaç öyce kutlamıştım vesselam, şakavari "oo böyle olmaz, her şey karşılıklı" falan dedim. gününü sordu, söyledim. aylar sonra doğum günümü kutladı. böyle değişik bir yazar işte.
niye nick altı bu kadar boş beşinci nesil olmasına rağmen, troll değil ki adam. bak benimkine.*