taş...
çalıştığım işyerinin yanındaki mutfak-banyo mobilyası satan mağazadaki adamdır kendileri, kimbilir ne yapıyordur bu kırşeerli abimiz? mağaza sahibi hanım her gün gelir bazen bagajdakiler için taş abiden yardım isterdi. kadın sürekli taşbey, taşbey diye seslenirdi, bende taşbey, ilbey gibi bişidir derdim... adamın ismini sonradan, postadan gelen zarf için taş abiyi arayan adama kendisini tarif ederken öğrendim, inanmadım, kimliğini gösterdi, soyadı basit bilindik bir soyadıydı ama ismi bildiğin taş'tı yahu... babası herhalde başka bir şey görmemiş doğduğunda...
geçenlerde bir arkadaşımla karşılaştık neyse 3 5 hal hatır sohbet falan derken arkadaş işte yanındaki kızı da tanıştırma gereği duydu. * konuşma sırasında zaten gülüyoruz şakalar, espriler falan ben zaten o ara ne dersen gülerim o haldeyim bi de üstüne kızın adı feridun olunca beni aldı bi gülme ama baya güldüm hani bi de tereddütteyim yani kesin yanlış anladım yok artık diyorum falan bi yandan da gülmemeye çalışıyorum ya doğruysa diye sonra arkadaşa döndüm dedim ki kusura bakmayın ya ben feridun anladım da o yüzden güldüm dedim sonra kız bozuldu arkadaş bozuntuya vermemeye çalışıyor * sonra ben o an hadi bee gerçekten kızın adı feridunmuş len diyerek * toparlamaya çalıştım ama nafile kız bozuldu o kadar da esprilerime falan gülmüştü ama napalım adı feridun olmasaydı pot kırmayacakdım iyiydi.
