sikmek derken hangi manada olduğuna dikkat etmek lazım. sevişmek ayrıdır sikmek ayrıdır.
seni yarıyolda bırakıyorsa, söz verip tutmuyorsa, seni aldatıyorsa cinsel temas olmadan da seni sikiyordur. öylesinden derhal uzaklaşmak gereklidir yoksa işin sonu intihara kadar varabilir.
Şimdi evladım "insan sevdiğini siker mi" diye sormuşsun bu konuya açıklık getirelim yokluk durumunda insan elini sike biliyor ise tabi ki sevdiği insanı imansızca, hunharca sikme gafletini gösterebilir.
- beni seviyo musun?
- seviyoz elbette..
- sikmek için söylemiyosun demi bunu..
- ne alakası var..biz sana sikmelik değil, evlenmelik bakıyoz bi kere.
- evlenince sikmeyecekmisin yani..
- çocuk yapmak için mecburen bi kaç kere üstüne çıkıcam..
çok mutluyum şu anda
ellerim vücudunda
umurumda değil artık dünya
son defaymış gibi kaybederken
kendimi
en ucuz şaraplarda
son defaymış gibi kaybederken kendimi
sırılsıklam vücudunda
aslında her şey bu harika birleşmenin taraflarına aktif ve pasif denmesiyle başladı. hayatın tıbbileştirilmesiyle, kompartımanlara ayrılan vakalar insanbiçimselden çok mekanik bir hal aldı.
erkeklik organı görevini yaparken tıpkı bir kılıca benzetildi. flörtü ise hasım. yani maktül ve katil ilişkisi. flörtüyle gerçekleştirdiği eylem sonrası, er kişi çevresine neyi ispatlar? tıpkı muzaffer bir gladyatör gibi etrafı selamlayacak neredeyse *
halbuki meseleye tabiatı gereği karşılıklı bir arınma yahut keyif alma olarak baksak, şu coğrafyada abazan kalmaz ulan. gün içerisinde bir tehdit yahut asgari bir üstünlük taslama ifadesi olarak sarfettiğimiz şu eylemi kadınlarda da kullanarak, bilinçlerinde istemsizce "maruz kalınan bir durum" olarak yer etmesine sebep oluyoruz. hal böyleyken hangi canlı bu skor oyununda sadece hedef tahtası vazifesini görmek ister?
insan sevdiğini sikmez, insan sevdiğiyle aşk yapar.