siz istediğiniz kadar sayın, asıl mesele; bilmek=bilmek=bilmek'tir
insan ile hayvanın arasındaki tek fark akıldır, akılınızı ise bildiğiniz kadar kullanırsınız.
hastaneye parası olmadığı için alınmayanlara, evinde yiyecek aş bulamayanlara, yardım edememek; insanlara hayvanmış gibi davranan, statüsü yüzünden kendinde yüceler yücesi haklar gören insanların suratına tükürememek, iki tane osmanlı tokadı yedirememek; gerçekten suç işleyenlerin paçayı sıyırmasına karşılık, bir tepsi baklava çalan çocuklara 6 yıl hapis veren adaleti* değiştirememek gibi; yanlış kurulan dünya düzeninin, gerçek insanlarda yarattığı insani bir durumdur. Utanması gerekenler üstlerini alınmazlar ama, e onun için de insan olmak gerekir zaten...
Bir çok kimse insanlığından utanmayı, insanlığının bir göstergesi kabul eder. Oysa hayvani bir teselliden başka bir şey değildir bu. Yeryüzündeki bütün ibnelikler, bu ibneliklerde parmağı olmadığını düşünenlerin eseridirler.
ABD'nin Florida eyaletinde ikisi 10 yasinda, biri 17 yasinda uc cocugun 58 yasindaki bir evsiz barksiz garibani olduresiye dovmesi. 58 yasindaki evsiz savas gazisi John D’Amico oylesine dovulmus ki vucudunun bircok bolgesi ameliyatla duzeltilebilmis. evsizlerin cocuklar ve gencler taarfindan dovulerek oldurulmesi ABD'de cok yayginlasiyor. Gecen yil benzer 17 olay yasanmis ama florida'daki saldirinin 10 yasindaki cocuklar tarafindan yapilmis olmasi beni insanligimdan utandirdi. bu cocuklarin aileleri, vahset dolu filmleri ve bilgisayar oyunlarini yapip para kazanalar bir tarflarina kina yakabilirler.
silahlanmaya harcanan para yılda yaklaşık 1.5 trilyon dolar. oysa bu para insanlık için harcansa ne kuraklık olur, ne hastalık olur, ne savaş olur, dünya cennet olur. onlar olmadığı içinde ben insanlığımdan utanırım..
eğitimin, sağlığın, parayla satıldığı ve paran yoksa okuyamadığın, paran yoksa kurtulma şansın olmasına rağmen tedavi edilmeyip ölüme terk edildiğin, alım gücün olduğu kadar insan olabilğin bir sistemde yaşadığımız için tabii buna yaşamak denirse insanlıktan utanılır. Şair ahmed arif'in dediği gibi utanırım utanırım fukaralıktan elegüne karşı çıplak üşür fidelerim üşür harmanım kesat,
öyle yıkma kendini öyle mahzun öyle garip
nerede olursan ol
içerde, dışarda, derste, sırada
yürü üstüne üstüne
tükür yüzüne celladın
fırsatçının, fesatçının, hayının
dayan kitap ile
dayan diş ile
tırnak ile diş ile
umut ile sevda ile düş ile
dayan dayan dayan RÜSVA etme beni.