Çünkü insanların ruhu var yalanına bağlanan sorudur.
Tabi ki işin aslı öyle değil..
Doğanın bir canlıyı "akıllı" yapmak gibi bir derdi yoktur. Genler kopyalarını oluşturmaya çalışırlar ve istemsizce başka gen dizilerine sahip canlılara karşı avantaj elde etmeye çalışırlar, o kadar.. Her "gelişimin" bir maliyeti, avantajlarının yanısıra dezavantajları vardır.
"akıl", "bilinç" bazı avantajlar sağlayabileceği gibi beraberinde bazı dezavantajlar da getirir. Eğer bir popülasyonda o kadar da akıllı olmayan bireyler üremeyi biraz daha akıllı olanlara göre daha çok becerebiliyorsa, o popülasyonda daha akıllı olanların sayısının artması, böylece daha da akıllıya doğru bir yol izlenmesi mümkün değildir. Az akıllı olanların üremede daha becerikli olmasına gerek bile yok. Asıl mesele biraz daha fazla aklım üremede bir avantaj sağlayıp sağlamadığı meselesidir. Aklın şıp diye level atlamayacağı düşünülürse, böyle olması için bir sebep yoktur. Az bir akıl farkı neden büyük avantaj sağlasın? Belki de dezavantaj sağlar ki bu durum büyük antropolog Napoleon chagnon tarafından ve çomar popülasyonu üzerindeki şahsi gözlemlerim sonucu doğrulanmıştır.
Beynin büyük olması doğrudan akıl ve bilinç demek değildir. Nöron sayısı, sinaps sayısı ve neokorteksin toplam beyin kütlesi içindeki oranı da önemlidir ki sonuncu faktör açısından insan en yüksek orana sahip canlıdır. Bir de frontal lob mevzusu var tabi..
Bu arada, başlık sahibinin goril ve yunus beynini insan beyninden büyük sanması da bu işlerden ne kadar anladığını gösteriyor..
Fil beynine gelince.. Daha büyük ama insan kadar akıllı olmasına engel olan çok faktör var:
