sadece bir önerme ,bir fikir.bir an düşünün caddede yürüyorsunuz,yolda trafik insanlar bir yere koşuşturuyor sürekli ve birden gözünüzü caddeye dikiyorsunuz, adrenalin hemen dolaşmaya başlıyor damarlarınızda,kalbiniz hızlanıyor,çabuk düşün,çabuk düşün, çabuk!
yolun ortasındaki annesinin elinin bırakıp yola fırlayan çocuğu kurtarmak için kendiniz atıyorsunuz ve de başarıyorsunuz.artık bir kahramansınız,günü kurtardınız.kendi canınızı riske attınız ve hiçbir çıkarınız olmadığı halde bir insanın hayatını kurtardınız,muhteşem bir durum.
buraya kadar bilindik şeyler.istisna insanlar hariç bunu bir soru kalıbıyla işitseler tabii ki ben de kurtarırdım! derler. hatta işi eğlenceli hale getirmek için oran da verebilirsiniz.çocuğu kurtarma oranınız %20 gibi. peki gerçekten oyunun kuralları bu mu?
bir de gerçeğe bakalım. siz o çocuğu kurtardınız, çünkü kendiniz için. neden mi?çünkü o çocuğu kurtarma şansınız olduğu halde kurtarmasaydınız,eğer normal bir insansanız o sahne sizi bırakmayacak,o vicdan azabı,kahır sizinle gelecek,hayatı zindan edecektir.sizin etken eyleminiz çocuğu kurtarmak değil,vicdanınızı kurtarmaktır aslında.çocuk ise bundan fayda gören edilgendir.siz o çocuğu kurtarırken aslında o eylemi yine kendiniz için yapmış olursunuz.
her eylemin sonucu size döner, siz hayata ne yaparsanız o da size onu yapar.bundan doğrudan ya da dolaylı olarak etkilenen insanlar olacaktır,ancak unutmayın merkezi sizsiniz.
kişisel bir şeyler katacak olursam, gece yatmadan birkaç şey mırıldanırım dua niyetine. kendim için bir şey istemem.ailem, değer verdiklerim,sevdiklerim,dostlarım,arkadaşlarım içindir dualar.onlar mutlu olursa mutluluk bana gelir.ama aslında kendim için bu dualar. onların mutlu olmasını istiyorum,çünkü ben mutlu olmak istiyorum,ve onlar sadece etkileniyorlar bu isteklerden.kendi içimizde bilinçli ya da değil benciliz.insanın doğası bu.
sonuç olarak;
ne yapıyorsak,ne söylüyorsak kendimiz için hepsi.diğer insanları önde tutun veya tutmayın,sizi etkilemeyen istek,davranış,güdüm yoktur.doğa bu,kabullenmek lazım bazen.
insan üzülüyorsa kendisi için üzülür.
insan seviniyorsa kendisi için sevinir.
insan çalışıyorsa kendisi için çalışır.
insan başaramıyorsa kendisi için başaramıyor.
insan aşık oluyorsa kendisi için aşık oluyor.
lakin insan bir tek terk ediliyorsa bunu başkası seçtiği için yaşıyordur. en kötü zamanlamada gelir her terk ediliş. unutulma korkusu sarmıştır odayı. bir yalnızlık türküsü duyulur kulakta. lanet edilir hayatın boktan gidişine. neden ben soruları başlar ardından. ve kopmak istenir hayattan ama yine kendisi için yaşamaya devam eder bütün pisliğine rağmen bu hayatın.