" gözlerin alem-i cihanda gezse ne olur gönül kalır birinde " zor günümde yoktu kimse yandım evvellinde kendi kendime.. diye devam eder.
mesele birini sevmek değil yeğen, mesele kendini senden öncekilerden daha çok sevdirebilmek, farkını sezdirip hissettirmek, o zaman ne önceki kalır ne ondan önceki.
Gördüğüm kadarıyla çoğu kişinin doğru dediği hede. Çokda sikimdeydi, canı yandıkça hırslanan bir o kadar daha sert vuran uslanmaz adamları bozuk düzenin adaleti haline getirir böyle şeyler. Kanımca burada, olan bir kere sevene olmaz. Mevzu bahis uslanmaz adamın yada kadının unutmak veya kendisini bastırmak için kullandığı onlarca güzel insana olur. Ha bunu kız yaparsa orospu olur o daha başka bir tartışma konusu.
insan hayatı boyunca bir çok kişiyi sevebilir.Sevgi, aşk kısıtlanmaz. Üç kere, beş keresi de yoktur.
Sevgini hak edecek, değerini bilecek, kendini özel hissettirecek, yüreğini pır pır eden kuşa çevirecek her insan sevilebilir.
Aşkın tanımı da yoktur, sayısı da...
Olmam dersin olursun, yanmam dersin yanarsın!!! Şeytana pabucunu ters giydiren bir muammadır...
hayatın hangi evresinde olursan ol, kalbinin penceresini açık bırakırsan aşk süzülecektir içeri.
Lakin insanı idare eden alışkanlıklardır bir yerde. eller ellere, gözler gözlere alışır mı yeniden?
Kalp kalbi taşırmı? Sözler armoniyi yakalar mı? Önemli olan budur.
SaÇmalıktır. iyi olan ve karşısındakini mutlu eden her insan sevilebilir. Unutmama durumu ise aşk diye adlandırılan aslında yarım kalan tam anlamıyla problem yaşamaya zaman kalmadan biten ilişkidir.