Sovyet aborjinleri tarafından icad edilmiş kültürel davranış, bir komünist yaşayış biçimi, kutsal görev. Biz rus milliyetçisi sosyalist aborjinler her kıtlıkta şölen tertipler ve insan eti yeriz.
Bir gün, bebek tecevüzü olgusunu bilimsel literatüre kazırken, hangi coğrafyada, kimler tarafından, nasıl geliştirildiğini tartışırken, çok büyük zorluklar çekmeyeceğiz.
aç kalınca yapılacak eylemdir. deprem de enkaz altında kalıp kendi sidiğini içip hayatta kalanlar vardı. hayvan eti ile insan eti arasında zaten fark yok ki. koy tavaya pişir.
Ortaçağ kroniklerinde sık sık adı geçen olgu. Şöyle ki bitirme tezim için okumalar yaparken Moğol istilası sırasında günlerdir kuşatma altında kalan şehirlerde çaresiz kalmış insanların ölen insanları yediği hatta kimilerinin çocuğunu öldürüp etini parayla sattığını görmüştüm. Abbasi döneminde Sevad'ta (Irak bölgesi) kıtlık olduğunda insanlar insan eti yeme durumunda kalabiliyormuş. Hatta Moğollarla iç içe yaşayan bir ermeni din adamı Anadolu'daki kimi Moğolların -biraz da abartılı olarak- insan eti yediklerinden bahsediyordu eserinde. 13. yüzyılda yaşayan ingiliz tarihçi ve din adamı Matthew Paris ne kadar Moğolları bizzat görmemiş olsa da Avrupa'ya yayılan korkunç rivayetler sonucunda "Chronica Majora" adlı eserinde cızbız yapıp insan yiyen Moğolları resmetmiştir.
Sovyetler dönemindeki kıtlık zamanında yaşanmış tüyler ürpertici olay.
Köylüler kendi ailelerini ve akrabalarını yiyip, etlerini açıkça pazarda sattılar. Nette siyah beyaz fotoğrafı var.
Yeni gömülmüş mezarları kazıp onları da yiyenler olmuş.
Şu an Çin'in şangay şehri karantinada. Sokağa çıkmak yasak. Marketler yağmalanmış. Açlıktan isyan edip kendilerini camdan atan insanların videoları var.
Böyle devam ederse Çin'de de insan eti yeme vakaları başlayacak.
Kim bilir belki oldu ama bilmiyoruz!
Bunları düşününce bizim ülkemiz şu an cennet.
