günümüzdeki esnek, sabırlı, naz çeken anne ve babalar,çok çeşitli oyuncaklar,renkli okul araç ve gereçleri görüldüğü vakit insanın çocuk olası geliyor.
lösemi teşhisi konulduğu an. bir gün sonrada sevgiliden ayrılma. fetüs haline geri dönme isteği. hatta doğum anında kendini kordona dolama şeklinde intihar etme arzusu.
kredi kartı ödemesinin son günü olduğu anlaşıldığı an, sevgiyi istenildiği halde gösteremenin ne demek olduğu öğrenildiği an, yalan söylediğinde yüzünün kızarmadığını farkettiğin an, hatalarının gitgide büyüdüğü an, bütün isteğinin yumuşak tüylü ayıcığın olmadığını üzülerek hissettiğin an, her soruna, senin istediğin, seni gülümseten cevapları verebilecek insanı bulamadığın an.
insanın, küçük bir çocukken seni üzüp ağlatan problemleri düşündükçe keşke hala onlar için üzülüyor olsaydım, dediği andır. ilkokul önlüklü bir çocuğun annesinin elinden tutarak evine doğru yürüdüğünü gördüğü andır. her şeyden habersiz, caddenin ya da otobüsün kalabalığından, başka insanlardan hiç etkilenmeden, başka hiçbir şeyi umursamadan babasının kucağında huzur içinde uyuyan bir çocuğu gördüğü andır.
her sabah üniversite kapısında ulan bugün ne olacak acaba diye düşündüğü her vizden finalden önce keşke zamanı geri alabilseydim,sonra ise ulan keşke doğmasaydım dediği andır.
eve dışarıdan erken döndüğü için ağlayan, yada marketten istediği alınmadığında dünyası başına yıkılmışcasına üzülen bir çocuk gördüğünde insanın çocuk olası geliyor....
büyüdükçe üzüntülerimiz de büyüyor. yine dünyamız başımıza yıkılıyor ama bu kez markete geri dönmekle çözülmüyor.....
kredi kartının son ödeme günü nedendir bilinmez insana o eski, sadece sabah erken kalkıp çizgi film izlemenin tek gaye olduğu günleri getiriyor insanın aklına.
kredi kartı ödemesinin son günü olduğu anlaşıldığı an, sevgiyi istenildiği halde gösteremenin ne demek olduğu öğrenildiği an, yalan söylediğinde yüzünün kızarmadığını farkettiğin an, hatalarının gitgide büyüdüğü an, bütün isteğinin yumuşak tüylü ayıcığın olmadığını üzülerek hissettiğin an, her soruna, senin istediğin, seni gülümseten cevapları verebilecek insanı bulamadığın an.