inkılap ve ihtilal

entry1 galeri0
    1.
  1. ihtilal'le inkılabı birbirinden ayırmak isteyenlere ilk Millet Meclisi'nde de rastlanmıştır. Yunus Nadi inkılabı gerçekleştirmek için "kafa koparmak"tan çekinilmeyeceğini haykırırken, Hüseyin Avni Ulaş "fikirlerle inkılap yapacağız" diyordu... "inkılaplar, fikir teşkilatıyla, mektebiyle temadi ettirilir. Yoksa 31 Mart hadisesi gibi hadiselerle bu memlekette inkılap yapılmaz." Bu bir sağırlar dialoguydu. Başka bir deyişle, Mustafa Kemal'le arkadaşlarının inkılaptan anladıkları, düpedüz ihtilaldi. Ulaş'ın ise, inkılap derken, kastettiği topyekün bir değişiklik değil, teferruata ait birtakım ayaramalar, yani islahattan ibaretti. Bir kelimeyle anlaşmazlık temeldeydi. "inkılap"çılar için söz konusu olan halkın temayülleri istikametinde kanunlar çıkartmaktan çok "halkın hayrına olanları halka rağmen, halk için halka getirmek"ti (Şevket Süreyya). "Halka rağmen" tabirine dikkat buyrulsun. Ulaş "inkılab"ı gönlüne göre tarif ediyordu. Oysa kelime Hançeri'den beri (1841) "revolution" karşılığı olarak kullanılmıştır. "Revolution"un ayırıcı vasfı ise cebir ve şiddet idi.

    Cemil Meriç - Mağaradakiler
    0 ...
© 2025 uludağ sözlük