dolmuşta, minibüste ve zeplinde rastlanan pis bir durumdur.. zeplindeki o kadar önemli değil, zıplayıp zıplayıp zorla bir daha indirirsiniz aleti ama dolmuş ve minibüste yaşanan psikolojik savaş kötü sonuçlar doğurabilir..
sizin inmeyi planladığınız yere az bişi kaldı.. içinizden 'müsait bir yerde iniş izni isteme' provaları yapıyorsunuz.. kaptan çok bitirim kaçar, bey'fendi desen kokteylde martini mi istiyorsun diye taşak geçerler.. bunları düşünürken sen biri atlıyor: ''inecek var..'' dolmuş ani bir frenle duruyor..
lan senin ineceğin yere bi 50 metre var.. salisede bir fizibilite çalışması yapar beyin.. şimdi burada insek bu lavukla beraber yürüycez biraz.. ama inmezsek dolmuş 2. vitese attığı anda inmek istediğimizi deklare edicez, yüksek oktavda bacılı bir küfür yicez.. hele bir de trafik varsa öff.. ama öte yandan yürümemek için dolmuşa bindik.. ne yapıcaz lan?
tabi bu kadar düşünürken gece olup, dolmuşun durağa çektiğini, üzerinize battaniye falan örtüldüğünü görürsünüz de sorununuz çözülür.. kısmen tabi..
kafayı allak bullak eden iğrenç yolcudur. ulan 300 metre önce indi, şimdi insem oo eşşek yürümez oraya, kapı kapanır kapanmaz "müsait bi yerde", diye bağırsam kaptan içinden ebeme küfredecek.
(bkz: yüce isa bana bi işaret ver)
sinir eden durumlardan biridir. inilecek yere yakın bir yerde dolmuş durdurulduğu için inmek zorunda kalırsınız. eğer inmezseniz, 1 dakika sonrasında dolmuşu tekrar durdurduğunuz için dolmuş şoföründen azar işitirsiniz.
nerdeyse her gün yaşadığım olaydır bir sokak önce mutlaka inen birisi olur sende ısrarla kendi sokağında inmek istersin ilk duruşudan bir kaç sanıye sonra müsayit bi yerde dersin dolmuştaki herkesin sana kafası dönmüştür çoktan yaşlı amcalar kendi aralarında konuşurlar genclerde böyle yapıyorsa ayıp ama insan iniverir orda yazık bu adama da insan evladı tarzında bunları dikiz aynasına bakarak duyma yetisine sahip her türk şöförü gibi triplere girer kasılır yere göğe sığamaz bişi söylemez genelde ama bi bakış atar allah belamı versin deyip boynunu eğmiş bi şekilde vicdan da yaparak inersin.indiğin anda düzelmişsindir ve aynı şeyi yapmaya devam edersin.
sizin de "e hadi ben de ineyim bari" diyerek inmenize ve minibüsle 30 saniye sürecek yolu 5-6 dakikada yürümenize sebep olabilecek, bir başka umut sarıkaya tipi mutsuzluktur.
istediğim yerde inerim ya o kadar para veriyoruz . 5 dakikalık yola da aynı parayı alıyor bir saatlik yolda.... ne yapalım yani o adaletse bu da adalet