işin komik tarafı buraya "expert" seviyede ingilizce biliyormuş gibi sağa sola tavsiye verenlerin aslında beginner seviyeden hallice olduklarıdır.
adama bak sanki akademik konuşuyor gibi "ya öğenin ya da konuşmaya çalışmayın" demesi ne kadar acıklı?
sizce bunu söyleyen birinin gerçekten ingilizcesi iyi olabilir mi?
pezevenk beyaz saray'ın sözcüsü gibi sanki.
ha bir de şey var. alt yazılı filmler dizi izleyin diyor.
olum adamın ingilizce telaffuzlara kulak aşinalığı yoksa söylenen şey ile alt yazıdaki karşılığını eşleştirmesi çok zordur.
ciddi pratik isteyen bir iştir.
o yüzden direkt mal gibi "alt yazılı izleyin" gibi tavsiyelere kulak asmamakta fayda var..
gerçi bu sözlükteki hiçbir tavsiyeyi sikinize takmayın.
alayı geri zekalı bunların gerçekten ha.
Bilmemek ayıp değil ama ya öğrenin ya da konuşmaya çalışmayın bizde insanız. Dinlediğim şarkılara cool olmak için eşlik etmeye çalışan bir kaç arkadaşım var... Çok gülünç.
anlamasanız bile dizi/filmleri altyazısız ve ingilizce olarak izleyin, obama, steve jobs vs. speech'lerini dinleyin. bol bol ingilizce kitap okuyun ve okurken bilmediğiniz her kelimenin anlamına bakmayın, cümleden çıkarmaya çalışın. aynanın karşısında konuşma egzersizleri yapın. her gün bilmediğiniz 5 kelime öğrenin, fazla kasmaya gerek yok kelime hususunda. son olarak ise aksan için dinlediğiniz konuşmayı duraklatıp kelimeleri söylenene en yakın biçimde telafuz etmeye çalışın. bu sayede kısa sürede çok yol alınabilir.
not: grammar önemli değildir ilk aşamada eğer sınav tarzı birşey için lazım değilse, zaten sonradan kulak aşinalığı olduğu için kendiliğinden düzelecektir.
android telefonu olanlar "duolingo" indirip pratik yapabilir. inanılmaz zevkli ve kesin işe yarar. Eğer istikrarlı şekilde yaparlar ise ingilizce altyapısını sağlam tutabilirler de.
bu işin bir numaralı kuralı pratiktir. türk insanında acaba gülerler mi ? kafası sayesinde utancından ingilizce bilip konuşmayan, ay ben anlıyorum ama konuşamıyorum diyen gerçek bilmeyenler görmüş bünyem bu işi halletmek için kesinlikle bol miktarda pratik yapmanız yönünde. conversation gruplarında veya her gördüğünüz ingilizce bilenle konuşmak istediklerinizi ingilizce anlatmaya çalışın. hangi kurda olursanız olun öncelikle özgüven ve bu işi öğreniyorum ruh haline girmeniz lazım, telafuz kısmı sonraki iş öncelikle konuşmayı becermenin davasını güdün.
bol bol ingilizce şeyler dinleyin. dizi izleyin. müzik dinleyin lyrics'lerine bakarak. ya da buraya girip ilgi alanınıza göre konferanslar dinleyin. http://www.ted.com/