ingilizce konuşurken yapılan salaklıklar

entry214 galeri1
    1.
  1. calisilan ofise * 2 tane nefis rus hatun gelir. ucret bilgisi verilirken neden cok pahali oldugu sorusu gelir. cevap olarak ise su an high season da oldugumuz ama low season da ucretlerin dusecegi soylenir ama low season love season olarak telaffuz edilmistir. ruslar guler. imhotep bir anlam veremez.
    23 ...
  2. 2.
  3. goradan hatırladığımız bir örnek:

    ı love you ya anlamıyacak ne var?
    ı:ben, love:seni, you:seviyorum
    57 ...
  4. 3.
  5. fotografını çektikten sonra size teşekkür eden turiste "not important" demek
    ***
    21 ...
  6. 4.
  7. ingilizceyi yeni öğrenenler mesela...
    -how old are you?
    -fine thanks and you...

    tabi old hiçbir anlam ifade etmiyo haliyle,how,are ve you var ya...bir de işin ilginç kısmı "fine thanks and you" kısmı vurgusuz bi şekilde söylenir bunlar tarafından,soru cümlesi gibi olmaz.onun için de cümleye soru işareti koymadım
    26 ...
  8. 5.
  9. 'how are you?' sorusunu 'iyi sen?' diye cevaplamak. hele ki bir de bu salaklık hoşlanılan kişinin yanında yapıldıysa daha da büyük bir salaklıktır.
    5 ...
  10. 6.
  11. 7.
  12. arkadaşa "hadi ingiliz turist taklidi yapmalım biraz eğlenelim " denir lise hazırlık sınıfıdır ingilizce su gibi akar insanların ilgisi çekilir tam inandılar derken arkadaşa uzaktan seslenilir

    "come come" *

    rezil rüsva olunur.
    8 ...
  13. 8.
  14. türkçe dilbilgisi mantığı ile ingilizce cümle kurunca sıkça rastlanılan salaklıklardır. örneğin: what are you doing morning morning?
    *
    14 ...
  15. 9.
  16. marmariste dayının ingiliz olan komşusuyla konuşuluyordur. 9 yıldır ingilizce bilinmesine rağmen o an bir kelime unutulmuştur.
    anna: hi, how are you?
    mystery: fine and you?
    anna: fine,(kadın bütün gün yaptıklarını, 1.5 yaşındaki ikizlerini anlatır sonra onların kuzenimi nasıl sevdiğini ve kuzenimin nerde olduğunu sorar)
    mystery: alican is ... hani var ya denizin üstünde gidiyor. hıh yelkenli ama ingilizcesini hatırlıyamıyorum iyi mi. yaa neydii. (bunlar aynen böyle söylenir. kadının eşi türktür. belki kendi de biraz biliyordur diye) buldum sailing.
    anna: gülümser.
    mystery: bozarır. ulan rezil oldum, hayatın boyunca ingilizcen iyi olsun, sonra gel konuşama elin gavurunun yanında.
    8 ...
  17. 10.
  18. lisede öğretmen en sevdiğiniz filmi anlatın konulu bir yazı yazdırır. ingilizce tabii ki. vakit gelir yazdıklarımızı okumaya. sınıfın azim sıcan gözlüklü öğrencisi parmayını havayı yırtaycasına kaldırır teacher teacher diyerekten. hoca kafasını efendice eğerek oku kızım hareketi yapar. hatun derslerden nasıl zaman buldu bilinmez her şey çok güzel olacak filmini izlemiştir.
    - the name of the film which ı wached is her şey çok güzel olacak. cem yılmaz and mazhar eylansın played. sınıf kopar.
    sevgili gençler buradan çıkarılacak sonuç; kendimizi derslere kaptırıp yabancı dil öğreniyorum ayağına güzel türkçemizi mahvetmeyelim. * olsun üzerine almak isteyen eylansın.*
    10 ...
  19. 11.
  20. kanuniniye ingiliz kraliyet ailesi önünde law maker'ı kastedip "lav meykır"(çöpçatan) demek.
    (bkz: semra özal)
    6 ...
  21. 12.
  22. 'he is sleazing on me' (bana yavsiyo demek istenmistir). adamlarda yavsamak diye bi fiil yok napalim..
    3 ...
  23. 13.
  24. 14.
  25. 'sssssttt you you come here'
    6 ...
  26. 15.
  27. youtube den izlenmesi gereken başlık avrupa yakasi burhan bey ingilizce konuşuyordur. Başlığın somut hali budur.
    4 ...
  28. 16.
  29. matematik hocam bi keresinde 'these minus signs bring each other'(eksiler birbirini goturur)demisti. bi keresinde de 'abbooooo' tarzinda bisey soylemisti. isin garip tarafi adam turk degil macardi.
    0 ...
  30. 17.
  31. 18.
  32. what can i do?it's not in my hand. (napabilirim,elimde degil)
    don't come across to me. (bana karsi gelme)
    don't make me shit in your mouth. (agzina sictirtma)
    i pressed the 'fuck you'. (siktiri bastim)
    10 ...
  33. 19.
  34. "verrr arrr you frrrrom" şeklinde rleri bastırarak söylemek *
    2 ...
  35. 20.
  36. -what is your name?
    -michail humdrum...
    -can you spell it?
    -no i can't...
    -????
    13 ...
  37. 21.
  38. 22.
  39. pantolonun guzelmis demeye calisirken ay layk yor pentilins demek.
    8 ...
  40. 23.
  41. yurt dışı ile telefonda görüşürken önce -see you later sonra -tamam daha sonra -eyvallah,görüşürüz demek
    2 ...
  42. 24.
  43. kursta hoca içeri girerken
    - merhaba çocuklar.
    + hay, tiçhır.
    4 ...
  44. 25.
© 2025 uludağ sözlük