aksanda ingilizceye kaymalar ilk belirtilerdir ardından araya ingilizce kelimeler girer sonra yavaş yavaş türkçe kelimeler unutulur * ve son noktayı bu işe güzide duran amerikadan dönüşünde koymuştur:arkadaşlar 3 ay gibi uzun bir süre amerikada kaldığım için türkçe kelimeleri neredeyse unuttum *
iki türkün türkiyede kendi aralarında ingilizce konuşup bir başkası onları yabancı zennedince türkçe cevap vermesiyle hayat bulan özentiliğin son evresidir. acil şifalar.
ornek vermek icab eder bu ve benzeri durumlarda.
beni ornek olarak alabilirsiniz misal.. cok ozeniyorum ingilizceye arada da fransizcaya. bu sebepten hep july'in bilmem kacindan dayak yiyorum. ama uslanmiyorum. zira inferiority complex'im var *
gozum* ecnebi diyarlarinda. ozume yabancilasmis bi insanim.. daha kucuk yaslarda orhan pamuk okumaya da baslamistim zira. boyle olacagim o zamanlardan belliydi.. de ilgilenilmedim iste. oyle dis guclere acik ortamlarda savunmasiz birakildim. sonuc ortada.
iflah olamiyorum. muhattab da alinmam artikin.. nedir bu basima gelenler..
saçma sapan bi özentidir.birde kendilerine ingilizce isim takan şahıslar vardır ki, bu şahıslardan mümkün olduğu kadar uzak durulmalı, mümkünse hiç muhattab olunmamalıdır.
özellikle son yıllarda dilimizin içine düştüğü kötü bir durumdur.zira günümüz gençleri arasında çok yaygın bir durum olmakla birlikte,kişilerin böyle davranmakla kendilerinin çok üst merhalelere ulaştığını sanmaları da yadsınmaz bir gerçektir.böylece her lafının sonu''bye bye'',''I love you'' ile biten bir neslin yetişmesiyle,büyük bir imparatorluk dilinin günden güne yok olmasıyla noktalanacak bir sona yaklaşılmaktadır.