ingilizce den türkçe ye komik çeviriler

entry163 galeri6
    26.
  1. yıllar önce bir arkadaşın yanındaki yaşı geçkince ingiliz kadına pistte yiyişen çocuk yaştaki ingilizleri işaret edip "even if the rock gets broken they are 13"* diyerek güzide bir örneğini verdiği çeviri şekli.
    2 ...
  2. 27.
  3. jack london ın boksör adlı kitabının çevirisinde bir yer şöyle yapılmış:

    -yapma be abla.adam dağıtır şimdi burayı...

    not:kitabın ingilizcesi yazar tarafından bizzat görülmemiştir ama elin ingilizi böyle bir cümle böyle bir tabir bilmez...
    2 ...
  4. 28.
  5. come with the ball brother, come with the ball.
    toplada gel kardeşim, toplada gel.
    4 ...
  6. 29.
  7. enter the desk. sıraya gir.
    in every job there is a no. her işte bir hayır vardır.
    4 ...
  8. 30.
  9. according to your head, oh pilgrim : kafana göre hacı
    2 ...
  10. 31.
  11. ring(halka)filminin korsan cd sinde yer alan çeviri.
    kaseti izleyenlere kimden olduğu belli olmayan telefonlar gelir ve telefonda sadece şu cümle söylenir."seven days" çevirisi ise "yedi gün içinde ölmüş olacaksın."
    5 ...
  12. 32.
  13. sultanahmet'te doner ekmek için turning bread yazan esnaf vardı bir vakitler. götünden işersin inşallah diyip kaçmıştım o vakit.
    4 ...
  14. 33.
  15. smurfs - şirinler
    aslında smurfs diye bir kelime yoktur. uydurma kelimedir. bazı kelimelerin baş harfleriyle uydurulmuş bir kelimedir. açmaya gerek yoktur. bilen bilir.
    1 ...
  16. 34.
  17. 35.
  18. 36.
  19. who the fuck are you=sende ne sikimsin.
    butterfly=uçan tereyağı.
    fill in the blanks=boşluktaki fil.
    (bkz: zuhaaaaa)
    2 ...
  20. 37.
  21. no woman no cry - kadın yok ağlamak yok.
    2 ...
  22. 38.
  23. türkçe: velev ki kapattık...
    ingilizce: assume that we could not close it...
    1 ...
  24. 39.
  25. to be or not to be. that's the question.
    bir ihtimal daha var o da ölmek mi dersin.

    çeviri: can dündar.
    4 ...
  26. 40.
  27. ingilizce : still got the blues for you.
    türkçe : bluzunu hala saklıyorum.
    çeviri : sezen cumhur önal
    3 ...
  28. 41.
  29. i'm so sorry, mitch.
    başımız sağolsun, mitch.

    bizim mahalle delisi bile biliyor o kadar ingilizce be. eleman baya baya kafa bulmuş sanki. *
    4 ...
  30. 42.
  31. hot dog sandwıch: sıcak köpekli sandviç
    2 ...
  32. 43.
  33. 44.
  34. 45.
  35. ne zaman böyle bir seyin gerceklesme ihtimali aklima gelse bana kahkaha attirir:
    Look my ram. I`m Anatolian child, if I put, you sit.
    bak kocum. ben anadolu cocuguyum, bir koyarsam oturursun.
    4 ...
  36. 46.
  37. your face turned the wednesday sunday - suratın çarşamba pazarına dönmüş. *
    2 ...
  38. 47.
  39. fatih terim ingilizcesi konuya birebir örnek verilebilir.

    4 ...
  40. 48.
  41. 49.
  42. +Your hand is on the job your eye is on playing.
    -Elin işte gözün oynaşta.

    +Where is this waiter who I put?
    -Nerede bu kodumun garsonu?

    +Master !! do something burning-turning in the middle!
    -Usta !! Ortaya yanardöner bişi yapsana!

    +In every job there is a no.
    -Her işte bir hayır vardır.
    5 ...
  43. 50.
  44. (bkz: forest gump) (bkz: gump ormanı) bizzat cdcide görülmüş yaran çeviridir.
    1 ...
© 2025 uludağ sözlük