ingilizce denen yabancı dili sevmemek.
artık anlamadığımdan mıdır yoksa anadili ingilizce olan insanları sevmediğimden midir nedir sevmiyorum arkadaş ben bu dili. mesela sözlükte ingilizce bir yazı, şarkı sözü, film adı falan gördüğümde direk basıyorum eksiyi. artık bu nefret; 'bak ben ingilizce biliyorum' yavşaklığında olan adamlara mıdır yoksa dilin kendisine midir orasından emin değilim.
bir de, bir lisan bir insan, iki lisan iki insancılar var. onlara da ayar oluyorum bu yüzden. daha bir lisan bir ins... derlerken geçiriyorum suratlarının ortasına tokadı. sktrgit diyorum. ben iki insan olmak istemiyorum belki? bir insan bile olamıyorken doğru düzgün, istemiyorum iki insan olmak mına kodumun yavşağı.
ayrıca, fransızca'nın da amk.
samimi edit: yazları, hoş turist hatunlarla sevişebilecek kadar biliyoruz dili. sevmiyoruz dediysek bilmiyoruz anlamında söylemedik bunu. du yu endırstend? eki eki.
kursa gittiğim halde öğrenememekten dolayı kin beslemişimdir ingilizceye. sevenini sevmem hele hele artist artist konuşanlarını hiç sevmem. dışlarım, aynı ortamda bulunmam. ayrıca animelerden dolayı japonca bile öğrenmiş bu bünye nasıl olur da ingilizce öğrenemez lan.
yaşadığımız dünyada öğrenmeye mecbur olduğumuz gerçeğinin sürekli gözümüze sokulmasıyla * işin içine bir de öğrenme stresi, "hadi yapamazsam, yaa off anlayamıyorum" stresinin eklenmesiyle pek de kabul edilebilir bir eylemdir. haa benim pek bir sorunum yok ingilizce'yle, ama ben de dil olarak pek sevdiğimi söyleyemeyeceğim. bana kalırsa türkçe çok daha iyi bir dildir.