sadece ingilizce için değil, diğer yabancı diller için de "tercih"ten çok aslında üstü kapalı aranılan bir zorunluluk, bir kriterdir. Sadece "tercihen" lafının kullanımıyla pek bir sempatik ya da insaflı görünür iş arayan bünyeye o kadar. Aslında bu sözün meali "bakın aslında biz bu yabancı dili (ya da dilleri) mutlaka arıyoruz, nasılsa üç-beş kişilik kontenjana dünya kadar bu dili bilen de başvuracak, sen iyisi mi böyle bir becerin yoksa başka yere bak"ın daha nazik söylenmiş halidir. Hani "biz sizi ararız" demeyelim hesabıdır.
son dönemlerde aslında iş arayanlarda o kadar çok tercih sebebi arayışı var ki iş verenlerde sanki kimsenin iş vermeye niyeti yokmuş fikrini aklına getirtiyor insana.
örnek: grafiker aranıyor. tercihen ingilizce bilen, php/asp yazılım dillerinden en az birini tercihen bilen, tercihen veri tabanından anlayan, tercihen diksiyonu düzgün prezentble,... bunun anlamı kardeşim biz seni grafiker olarak alacağız ama sana öyle şeyler yapacağız ki grafiker olduğunu unutturacağız. yeri gelcek web sitesi yaptıracağız, yeri gelcek müşteriye gödereceğiz, yeri gelcek pazarlamacı yapacağız. 500 lira da maaş vereceğiz. hadi hayırlı olsun.