ingiltere'deki ilk günlerimde anlamakta oldukça güçlük çektiğim fakat zamanla anladıkça ve pratik yaptıkça bazı kelimeleri onların vurguladığı şekilde vurguladığımı farkettiğim karizmatik aksanlı, düzgün ingilizcedir. amerikan ingilizcesi ağzında sakız çiğneyen birinin konuşması gibidir.
(bkz: amerikan ingilizcesi)
Amerikan ingilizcesi ile ingiliz ingilizcesini karıştırmamak gerekir. Aynı anlama geldiği halde kelime farkı vardır. Dikkatli olmak gerekir. Bazı insanlar bunu kendi dillerine hararet olarak kabul eder.
amerikan ingilizcesinden farklı olarak:(orada ısıracakmışcasına bir; r telaffuzu söz konusudur) r harflerinin konuşma esnasında söylenmemesi durumu vardır. söz gelimi; "arthur" ismini, amerikanlar; "arturr" şeklinde telaffuz eder iken; ingilizler "aatuu" şeklinde telaffuz etmektedirler. biz "hör" diye telaffuz ederiz onlar: "hööö!" şeklinde.
kimi kadınlar üzerinde de, afrozdizyak etkiye sahiptir.
sahi ingilizcedir. amerikan ingilizcesi ise çorba olmuştur. yes e ye no ya now diyen insanlar sonuçta amerikalılar. fazla sömürgeden dolayı şive olayı işin içine girmiş ve ingilizce piç olmuştur.
yeme de yanında yat aksanıdır. ağzın açık dinlersin onlar kelimeleri uzatırken ya da yutarken. bir kısmını anlamazsın. ama sevimlidir bu aksan, gece yatarken dinlendiğinde ninni gibi gelir.
ingilizlerin çene yapılarından kaynaklı aksandır. "r" harflerini söylemezler ya da yuvarlar. bu sebeple ilk başlarda anlaşılması güç olsa da zamanla alışılır. amerikalılar gibi iki laflarından biri "fuck" olmadığı için kulağa hoş gelmese de asıl ingilizce ingilizlerin konuştuğudur.