Vakti zamanında Emret bakanım bu konuda özellikle siyasi (aslında yabancılarda politika) hicivde süperdir. Komediyi gerçek hayatla örüp drama kaçmadan harmanlayıp politika denen kirli çarkın tüm pisliklerini ve dönen entrikaları çarpıcı bir şekilde gözler önüne sermesi bakımından enfesti diyebilirim. Kaçırmadan izlemeye çalışırdım. kirli ingiliz siyaseti hakkında biraz malumat edinmiş idim. Tekrarları olsa yine izlerim.
feci bir sarkastik espri anlayisi var ingilizlerde. buyuk kismina bayiliyorum.
fikralari da var bizim bir ingiliz, alman, fransiz vari. bir tane anlatayim;
bir gun bir ingiliz, irlandali, iskoc ve galli iraklilar tarafindan esir alinmis.
irakli askerleden biri, " hepinizi olduracegiz son istekleriniz nedir?" diye sormus.
galli demis, "1000 tane gallinin hep bir agizdan "land of my fathers" soylemesini dinlemek istiyorum!"
iskoc demis, "1000 tane iskoc gaydacinin "scotland the brave" calmasini dinlemek istiyorum!"
irlandali demis, "1000 tane irlandalinin irish river dance oynamasini seyretmek istiyorum!"
kulturu ve tarihi biraz bilmek gerekiyor haliyle fikralarina gulmek icin;
bi sabah kadin uyanip yatakta uyuyan kocasini tamamen soymus ve ustune cikmis. uzun yillardan sonraki en atesli seksini yapmislar. is bittikten sonra kocasina mukellef bir kahvalti hazirlamis.
kocasi, "wow! bunu hazirlayacak ne oldu ki?" demis.
Alışkınız göndermeli esprilerine, bence sarıyor. Trailer park boysda bolca vardır. Ayrıca kültürel değil global bi espri anlayışı için de brooklyn-nine-nine izlenebilir.