Dan Brown'ın copycat bir kitabı daha...pişmanım sözlük okuduğuma hem de çok.
italya'nın Floransa kentiyle ve istanbul'la ilgili bir seyahat ve sanat tarihi okumak istiyorsanız hoşunuza gidebilir....taaa ki istanbul'la ilgili yanlış yunluş bilgilere gelene kadar.
Olay örgüsü: sıfır
karakterler: sıfır
anlatım: sıfır
heyecan: sıfır
sanat tarihiyle ilgili bilgiler (en azından Floransa'yla ilgili olanlar): 10
seyahat kitabı olarak: istanbul harici 8
Anladığım kadarıyla Sayın Brown, tembelliğinden kalkıp istanbul'a gelmek yerine açmış önüne Google'ı oradan bir şeyler karalamış durmuş. Eminönü'ndeki lüks yat marinalarından bahsediyor beyfendi. Kadınların Türkiye'de burka giydiğini, erkeklerin şalvarla koşuştuğunu sanıyor. Falan filan feşmekan. Unkapanı köprüsü olmuş Atatürk köprüsü...eee yuh yani madem istanbul kitapta önemli bir yer olacak, bir editör bul istanbul'u iyi bilen, oraları düzenlesin.
Langdon karakteri artık tamamen baymış durumda, emekliye ayrılmasının zamanı geldi de geçiyor bile; yanında yine çok akıllı, çok güzel, uçan kaçan atlayan zıplayan bir kadın var. Angels and Demons'tan beri süregelen formülün artık hiçbir özelliği kalmadığı gibi Brown'ın heyecanı da gitmiş. Aksiyon sahneleri heyecan vermek yerine uyutuyor. Bi de eski kitaplarına nazaran hiç beklenmedik şekilde fazla tasvir detay ıvır zıvır var, bir de aksiyon bölümleri sıkıcı olunca, üstelik istanbul'la ilgili yalan yanlış bilgilere sinir olursanız, off çekerek kitabı yarıda bırakmanız içten bile değil.
Dan Brown'dan okuyacağım son kitap oldu bu. Satış grafiklerine bakılırsa çoğu insan da aynı fikirde gibi. Açılış günü satışları tüm kitapları arasında en düşük seviyede.
italyancada cehennem anlamina gelen inferno, 14.yy da dante tarafindan yazilan kutsal komedinin ilk kitabidir. Bir ruhun, cehennemin 9 katinda gezisini anlatmaktadir...
konya' da şehir merkezine uzak bir disco. sütun önünde dans eden yarı çıplak hatunlar var. localar filan, alkol pahalı. konya' nın sanayici öküzlerinin cebinden parasını almak için açılmış bi tezgah.
(bkz: club inferno) 10 metre yanında aura varken gitmenin sadece gerizekalılık olduğu club. Türkleri soymak için organize olmuş çalışanları mevcuttur. Dam sorunu yoktur sanıldığı gibi. Clubun iletişim bölümündeki numarayı arayın alıyolar. Grubumuzda erkek çoğunluğu olmasına rağmen girebilmiştik. Bu uygulama ruslara yoktur. Kapıdan çevrilen onlarca rus görülür. Siz siz olun aura'ya gidin.
Antalya'daki neredeyse bütün gece kulüplerine girip çıkmışlığı olan biri olarak ifade etmem gerekirse, kalitede alanya/konaklı'da bulunan summer garden'ın eline su dökemez.
Buradaki temel sıkıntı, en basitinden içeride bir garson tanıdığı olan barzoların bile çok rahat içeri girebilmesi. "Hacı şişe açtırıcaz" demeniz yeterli.
O sebeple, erkek-hatun denkleminde erkek popülasyonu yüksek olduğu gibi bu popülasyondaki barzo oranı da az değildir.
Ondan sonra her hatunun etrafında dans eden 5-6 eleman görmek sürpriz olmuyor.
Ha bu arada ukrayna'da, rusya'da falan gece kulübüne gitmişseniz sizi değil burası, reina bile kesmiyor o ayrı...
konya ve antalya'nın popüler gece kulubü. hakkında bu kadar entry yazıldığını görünce sevindiydim damlı sözlükçüler çok diye ama yarısı aklımın ucundan bile geçmeyen de_inferno yu yazmış.
Rusların buraya rağbet etmesinden nemalanmak isteyen yurdum girişkenlerinin, içeri girince mojna sex ve hello gibi kavram kargaşaları arasında telef oluncaya kadar arayış içinde oldukları antalya kemerde ki gece kulübüdür.
küçük ama oynaması çok zevkli counter strike map' idir. dust veya dust 2 kadar büyük değildir fakat pro map' ler arasında kendine oldukça güzel bir yer bulmu$ ve clan maçlarının dust2' den sonraki uğrak yeri haline gelmi$tir.
