Hani soğanı doğrar sonra bir kapaklı kaba koyup bir süre sonra açtığınızda bulunduğunuz odaya biber gazı atılmış gibi gözünüzü yaşartan bir an olur ya, inci sözlüğe her girme isteğimde linke tıkladığım anda öyle bir etki yaratıyor bende. Tamam bir döneme damga vurdu ancak o dönemler geride kaldı. O yüzden tenezzül edip zihnimi o harfler ile dolduramam.
inci sözlük kurucusu değil de, kullanıcısıymış gibi yazılan yalnızca durum göz atması yapılan kitap.
kadınların objeleştirildiğinden bahsettiği bölümü, bir kurucu olarak yüzeysel geçmiş, dediğimi yap, yaptığımı yapma dediği bir kitap olmuştur.
genel sözlükteki insan tiplerini anlatmış, bu kadar. eleştirel bakışla, bir sözlük yazarının yazabileceği kadar basit, stabil düzey bir kitaptır.
küfrün büyüsü bölümünde, edilen küfürler çok masumane imiş gibi bunların savunuculuğunun yapıldığı ve küfüre yapılan eleştirinin, türk dili için yapıcı değil, yıkıcı olduğunu söyleyerek, "herkes yapıyor" kıvamına getirmişlerdir.
alkım'da hiç utanıp sıkılmadan bir de felsefe bölümüne koymuşlar.. kitabın içinden birkaç parça okudum kocaman bir "özet geç piç" helezonu oluştu içimde.
okuyan varsa eğer bu kitabı zekasından şüphe ederim demek istediğim kitaptır.
ulan okan bayülgen anarşist naralarıyla nasıl kapitalist düzen içerisinde yolunu buluyorsa, serkan'da anarşist naraları sisteme baş kaldırı ayağıyla yolunu bulmaya çalıştı.
gerçekten kitabın içeriğiyle bir şeyler anlatmayı ya da bir şeyler öğütlemeyi hedefliyor olsaydı kitap çıkarmak yerine daha önceden sözlükte gerçekleşmiş olan bir çok hikaye gibi başlık altında paylaşırdı.
aldığımda arka kapağına şans eseri baktım. normalde kitap bitince bakardım. bir isim gördüm ve kitabı okumadan çöpe attım.
zeki kayahan coşkun.
fikir çalan, küstah ve ezik bir radyo sunucusu gitmiş bu kitabı yorumlamış. arka kapakta adı geçen sanatçılar genelde kitabın reklamını yaparlar. bu adam ise kitap üzerinden kendi reklamını yapmış resmen. ne yani? bir radyo sunucusu, üniversite konuşmacısı, iki kitap yazan adam sanatçı mıdır?
ulan serkan anarşist adam sanardım seni. kapital düzen kurmuş arka kapağında sikiyor seni herif. baktı kitap tutacak hemen arka kapakta reserved almış kitabında. yazık lan sana.
Ne amaçla yazıldığı anlaşılmayan kitap. içindeki hiçbir örüntü birbiri ile bağlantılı değil. Hiçbir bölüm sonlanmıyor. Anlatılmaya çalışılan şey gençliğin de bu kitap gibi bir ruh hali olduğu ise durum vahim. Komple hastahanelik bizim gençlik;yazık!
inci sözlüğün kitabının ismidir, her ne kadar ciddi konular üzerinde yazıldığı söylense de hitap edebileceği kitle yaşça 20 lerine merdiven dayamamıştır daha. zaten inci sözlük insanlığa lanet olmadıysa da türk gencine büyük bir lanet olmuştur.
kitabın giriş kısmında belirtildiği üzere komedi üzerine değil biraz daha ciddi konular üzerine yazılmıştır. +18 komedi arayan arkadaşlar için pek uygun olduğu söylenemez.
gün itibariyle okumaya başladığım kitap. şimdilik hoş gidiyor. " sunuş " bölümünde ve " 1.sözlük içinde sözlük olmak" bölümünde fazlasıyla gereksiz safsata bulundursa da devamı güzel gelen kitap. henüz başlarındayım inşallah bozmaz.
kelimeler kifayetsiz kalıyor sözlük. Ben hayatımda bu kadar fena giydiren, bu kadar pis ayar gömen bir kitaba daha rastlamadım. Bu kitabı yazanların önünde saygıyla eğiliyor, kendilerine şapka çıkarıyorum.
edit:ayrıca bu kitabın inkılap kitabevindeki indirimli fiyatı 9,2 tl'dir.
özgürlüğün ne olduğunu ve inci sözlüğün hangi amaca hizmet ettiğini açıklayan ve derin felsefi tanımlamalarıyla adeta bir "incici düşünce sistemi" oluşturan, yitirdiğim kitap okuma alışkanlığımı bana geri veren başyapıt. Yazanların elleri ve sözlükleri dert görmesin ehehe. Eserde fazlasıyla terbiyeli olunmaya çalışılmış. Ağır küfür sarfedilesi yerlerde bile duruşu bozmamışlar.