bu bağlamda, her ne kadar inanmamak da bir inanç olsa da ona hiç saygı duyulmaz.
duyulmuyor.
çok bilenler karışıyorlar sizin neye inanacağınıza, inanmanız gerektiğine.
çok bilmişler karışma eylemleri istedikleri sonucu vermediğinde yargılamaya başlıyorlar. abartıp sizi dar ağacına götürüyorlar ve bu psikolojik şiddet bazı bazı fiziksel gerçek şiddete kadar uzanıyor.
kısaca inanç özgürlüğü elle tutulan bir şey, gözle görülen bir şey oluyor.
ama böyle bir özgürlük olmadığından; ne elle tutuluyor, ne de gözle görülüyor.
bu topraklara bu kara öfke yakışmıyor ahali.
düzenleme: istisnalar vardır. herkes için geçerli değildir bu düşünce.
"ahir zamanda yaşadığımızı göz önünde bulundurarak", sadece islam dinine karşı kısıtlanan bir özgürlüktür. başörtüsü birçok insana yobazlık olarak gelirken, rahibelerin giydiği çarşaf tarzı kıyafet, modernliktir.. bizim imamımız utanılacak bir varlık olarak görülürken, papazlar saygı duyulacak varlıklardır.. namaz kılmak komik karşılanırken, kilisede dua etmek 'vaaay' tepkisi gören bir eylemdir.
işte bu yüzden inanç özgürlüğü yoktur. islam kompleksi vardır. ama kimse kimseyi zorlamamaktadır. (bkz: ister inan ister inanma)
insanın dinini istediği gibi yaşayabilmesine fırsat veren özgürlük.ülkemizde varmış gibi gösterilen ama muhafazakar kesime yobaz gözüyle bakıldığı için aslında olmayan şey