Dünya üzerinde her yıl 300 milyon kişinin dahil olduğu turizm şeklidir.
Şimdiye kadar Türkiye'ye gelenlerin sayısı 10 binlerle sınırlı idi. Çünkü gerek yetkililerin her ağzını açışta nüfusunun % 99'unun müslüman olmasıyla övünmesi gerekse müslümanlık dışında kalan dinlerin topraklarımızda bıraktığı yapılara olan ilgisizlik bu turizmi ülkemiz açısından çok etkili kılmıyordu.
Bu sene Kültür ve Turizm Bakanlığı sembolik bir adım attı ve yılda bir kez ayin yapılabilecek ibadethaneler listesine bu yıl Sümela Manastırı'nı ve Akdamar Kilisesi'Ni ekledi. Manastır'da patrik Bartholomeos'un yöneteceği ayin bugündü. islam Dünyası Ramazan'ı kutlarken Ortodokslar Meryem Ana günü'Nü kutluyorlar. Bu ayin için sadece Yunanistan'dan gelenlerin sayısı bile 10 bin'i aşmış. Trabzon bir yana, Samsun ve Ordu gibi civar illerde bile otel bulmak imkansız. Benzer bir telaş da 19 Eylül'de Akdamar'da yapılacak ayin için yollara düşen ermeni diasporası'nda görülüyor. Ermenistan dini lideri 2. Karekin Ermenistan siyasetçilerinin yaptığı boykot çağrısını görmezden gelerek "bu iki taraf için de bir fırsat" derken, Patrik Bartholomeos ise "Ayin sadece dini düzeyde kalacak. Hiçbir bozuk ses çıkmasını istemiyoruz." dedi. Bu şekilde iyiye doğru giderse hem topraklarımızdaki bakıma muhtaç eserler onarılır hem de ülkemiz ciddi anlamda bir gelir elde eder. Hristiyanlık için önemli olan yapılardan topraklarımızda bulunanlar başka kimsede yok.
kabe buna güzel bir örnektir. zamanında muhammed orayı kutsal etmeseydi bugün arap ekonomisi büyük bir darbe alırdı. o yeri kendi dinene göre kutsal sayıp gelirin sürekliliğini sağlamıştır. o yüzden müslüman olmasa bile bir arap muhammed e teşekkür etmelidir.
