saygılı olmak bir maharettir, inanan da mı çok inanmayan da mı bilemem. ben bir tek darbeye ve darbeciye saygı duymuyorum, inanan biriyim ama inanmayana da saygı duyarım.
eğer inanmıyorsanız bunu bir kere yapın. size en ufak bir zararı olmayacağı aşikardır. fakat şuan yaşananları ve bundan uzun yıllar önce yapılanları bu kadar açık seçik yazan bir kitap karşısında dehşete kapılacaksınız. kaldı ki bu kitap, 1400 yıl kadar önce yazılmıştır. en güzel mesaj ise ilk ayette veriliyor. OKU...
herkesin karşılıklı düşünmesi ve öyle yaşaması gereken bir söz. inanan inanmayana, inanmayan da inanana da saygı duymalı. kimse kimseyi zorla inançlı ya da inançsız yapamaz. inananın kalbinden allah inancını nasıl atamazsan, inanmayanın da kalbine o inancı sokamazsın. sadece saygı gerek. kim neye inanırsa inansın ya da inanmazsa inanmasın saygı yeterli aslında. ama bunu becerebilmek zeka işidir. inançlı ya da ateist diye hemen küfür etmek, yakmak yıkmak, kesmek biçmek kolaydır ama zeki olup onu anlamak ve ona saygı duymaktır önemli olan.
yoz yazarların anlayamayacağıdır, inanmıyorsun tamam, inanmak zorunda değilsin tamam, ama karşındakine saygı duy o zaman, bu insanlıkk gereği değilmidir?
budiste bile saygı duyarsın, hristiyana en ufak birşey demezsin, yahudilerle ilgili hiçbir fikrin olmaz, ama varsa yoksa islam, farkında değilmisin?
inanmadığın şeyi bu kadar kurcalamanın, içindeki şüpheden kaynaklı olduğunu, dayanak arama sevdasından sebeplendiğini, kendine kanıtlama kaygısından kaynaklandığını göremiyormusun?
gerçekten bir karşılıklı saygısızlık durumu var fakat genelde tek eli başka işte olan liseli ateist tayfasının küfür ve hkaret etmesiyle başlar bu saygısızlık durumu.