kendisine dayatılan pozitivist ezberleri sebebiyle inanca karşı derin fundamentalist bir öfke duyan ve inanmamayı aydın bir ideoloji zanneden kimsedir. dogmatik tavrı keskin ironiler yaratır. kendi köktenciliği diğerinin inancından daha dayatmacı olduğu için çoğu zaman tacizkar ve tehditkardır. öyle düşündüğünde bilimsel aydın ve ilerici olduğunu zannettiği fikirleri, karanlık olduğunu düşündüğü için karşısında olduğu insanlardan daha derin bir karanlığa düşmesine sebebiyet verir. Auguste Comte'un pozitivizm dinine, hayatında hiç kuran okumayıp şeriatçi olmuş bir müslüman kadar kökten ve tehlikeli biçimde bağlıdır. eklektik düşünceleri derin yanılgılara gebedir. kendi kimliğini öteki üzerinden yaratma kolaycılığına düşmüş kimsedir. kafasındaki kurguya dayalı olarak oluşturduğu ve ötekileştirdiği sanal karakterler üzerinden toptancı bir yaklaşım sergileyip faşizmin göbeğine düşme noktasında çok savunmasızdır. algılama ve kavrama noktasında paralize olmuş durumdadır. rasyonelliğini ve objektifliğini yitirmiştir. tipik bir haşhaşi gibi düşünüp davranmaktadır. kendi ne olduğu değil de ne olmadığı üzerinden tanımlama rahatsızlığına düştüğü ve düşün dünyası hastalıklı olduğu için öteki kavramını kafasında karikatürleştirerek var eder. şakirt, abi, akpli vs. gibi tabi tam aksi cenah içinde aynı şeyler söz konusudur ama konumuz bahsi geçen kimsedir. sıkıntılıdır ve sıkıntısını bulaştırmak noktasında çok isteklidir. ne diyoruz ''özgürlük''.
