In Flanders fields the poppies blow
Between the crosses, row on row,
That mark our place; and in the sky
The larks, still bravely singing, fly
Scarce heard amid the guns below.
We are the dead. Short days ago
We lived, felt dawn, saw sunset glow,
Loved, and were loved, and now we lie
In Flanders fields.
Take up our quarrel with the foe:
To you from failing hands we throw
The torch; be yours to hold it high.
If ye break faith with us who die
We shall not sleep, though poppies grow
In Flanders fields.
türkçesi şöyle bir şey: (vakt-i zamanında çevirmiştim. adamakıllı bir edebiyatçı tarafından çevrilmiş versiyonu varsa çok makbule geçer.)
Flanders tarlalarında
Gelincikler açar Flanders tarlalarında
sıra sıra dizilmiş haçların arasında,
yerimizi işaret eder;
ve gökyüzünde çayırkuşları hala cesurca şarkı söyleyerek uçar
aşağıdaki top sesleri arasında zorla duyularak.
Biz ölüler. günler önce hayattaydık,
şafağı hissettik, parlayan günbatımını gördük,
sevdik, sevildik, ve şimdi yatıyoruz
flanders tarlalarında.
düşmanla mücadelemizi devral:
sana, zayıf düşen ellerimizle
meşaleyi atıyoruz; senin olsun, yüksekte tut.
eğer biz ölenlere karşı sözünü tutmazsan
biz uyumayacağız, gelincikler büyüse de
flanders tarlalarında.
şiiri yazan yarbay mccrae 28 ocak 1918'de cephede zatürreden ölmüştür.