ortamdaki kızlara ne kadar zeki ve bilgili olduğumu deşifre etmek amacıyla üsttekileri yazdım kardeş. hani belki kızın biri mesaj atar da sikimle harakiri yapmak ister diye. günde 780 tane kadın yazar başlığı açmaktan daha faydalı gördüm bu davranışı.
muntazaman takip ettiğim nadide yazarlardan biridir. hatta eski yazılarını da karıştırıyorum bazen. sanki yazmak istediğim bir çok şeyi yazmış, bir şey bırakmamış bana. canı sağolsun, takipteyim. zevkle.
bazen na şu duvara bir kapı çizeyim diyorum tebeşirle.
içinden geçmesem de bir kapım olsun diye. sonra da kapılar içeri girmek için miydi dışarı çıkmak için mi unutuyormuşum. kapılardan geçebilip birdenbire bir misafirliğe gitsem, bana temiz bir yatak yapsalar; her şeyi, adımı bile unutup uyusam..
sana da flooding yapmak gibi olmasın da reis, nik altın da erik gibiymiş kütür kütür. hani okunacağını bildiğimden saçmalamadan yazdığım bir yer burası. toplumsal mesaj kaygısı ile elinde sprey boya ile duvar boyayan anarşist gibi heyecanlıyım şu an. ellerim titremesin, yanlış yazmayayım istiyorum.
sonra azıcık da gogol'a hayali sürgün mektuplarını yazan dostoyevski gibi hissediyorum. bilgeliğin bela olduğu ve insanın peşine hafiyeler taktığı o çağları hatırlar mısınız sevgili dostum nikolay? dışımı yakan bu soğuk içimdeki cehenneme ulaşmadıkça huzura eremem. tuhaf..
karşımdan gelen kişiye bakıp "5 dakkalığına şu adam olsam ya" diyen adamım lan ben. acaba yürürken vitrin camlarından tipimi kontrol edecek miyim? acaba bu kadar büyük bir kitleyi toplum mühendisi olmadan, rahat bırakırlar mı? ne düşünüyorum lan ben böyle? acaba bu kirli dünyaya bir çocuk getirir miyim? acaba? şu kelimeyi de bi doğru telaffuz edemem. aceba diyormuşum gibime geliyor hep. sonra kurduğum paragrafı unutup doğrusunu düşünüyorum. acaba, burada bir paradoks yaratıyor. adeta anlamında kaybolup, vecd haline giriyorum.
şimdi, sen gittin ya herkes sana benzeyecekti. sonra geri geldin, şimdi sen de herkes gibisin.
herkes gibi olabilmek için neler vermezdik di mi? çünkü kuyunun içindekiler ancak kuyunun ağzı kadar gökyüzü görürlermiş. hayal de yok kırıklığı da. 800 lira maaşı ile alıp kontorsüz i-phone taşıyabilecek güruh.. eğlenceli gibi. bu arada gri eşofman takımı aldım. tan ağarmadan 4 çiğ yumurta içip mahmutbey yolunda koşucam. eğer götümü kesmezlerse bağcılar aygırı olabilirim. destekleyin beni.
karanlıkta bir noktaya odaklandığında iyice hissizleşirsin ya. bilmiyorum ufak çaplı bir ruh felci mi, yoksa çoğu ümidi yitirdiğimden mi; artık eskisi gibi değiliz be gardaşım. eğer bir ülkenin gençleri dünyayı değiştirmek için ihtiras taşımıyorsa bu iş bitmiştir. ben bittim yani. okeye dönüyorsan bir işaret ver.
iki gün evvel bir hastanenin yoğun bakım ünitesindeydim. ağlamamak için, eskiden yaptığım gibi kendimi hükümdar gibi hissetmeye çalıştım. sonra birisi öldü, başka odalarda ağıtlar yükseldi. ben sustum, tırnak diplerimi yoldum yine, başka yerde et ve tırnak ayrıldı, alnından öptüm acıyı, dışarı çıktım.
ertesi gün kursa devam ettim. diksiyon kursuna gidiyorum ben, seninle bi ilgisi yok da herkese söylüyorum bunu. devam ettim yani. yine winston klasik aldım, yine yolda yürüdüm, kontağını besmeleyle açan akpli bir taksiciden kazık yedim ülkenin 15 yıl sonra daha ahlaklı olacağı mavrasını dinleye dinleye. sustum ben lan. asalet elbisem asılı kalmış üzerimde. meğerse hala hükümdarmışım.
ee yani diyebilirsin. yanisi şu canım kardeşim. eğer her şey üzerine geliyorsa sen ters yoldasındır diyen adamı bulursam dövmek istiyorum. yardımın gerekebilir.
bir de şu var, bazı insanlar iyi olduğunu kanıtlamak için yaşarlar. bazıları sadece iyidirler. bazıları ise en iyisi. deniz yıldızlarını okyanusa atan adamın hikayesini bilmeyen yoktur. bazen iyi adamlar sadece yaparlar. kendileri, toplum, tanrı için değil, yapmayı en iyi becerdikleri şey faydalı olmaktır. işte sırf bunun için yaparlar. bu, sisteme göre ters yöndür gardaşım militan diye fişleniriz. üzerimize gelirler, üzerler bizi. ortak noktamız burası ve bulmuşken konuyu bağladım yoksa entry bitmeyecek..
kompozisyon ödevine bağlamışken hasb-i halimi, sırf nasılsın dedin diye gecenin bir vakti içlenmişken, en derin kaynağımı sana adıyorum:
bir militan için başarısızlık, başarılı eylemlerin provasıdır.
(#16667680) hasiktir. beynimde kıvılcımlanmalara böyle fokurdamalara ve pis düşüncelere yol açmış yazar. ben hiç böyle bir işe kullanmıyordum olum. ne de güzel yol gösterdin.*