moda olan ayakkabı fırlatma olayının son numarasıdır. hayır bush'a atarsın anlarım da, imf başkanına atılan ayakkabının nesi "helal olsun"luktur?
iran'ın, ırak'ın içler acısı hali ortada. dünyanın anasını belleyen bush'a, bir ıraklı ne yapabilirdi? bir şekilde tepkisini koydu adam, yapabileceği tek şey o an bir şeyler fırlatmak olurdu, çıkardı ayakkabısını fırlattı.
ulan sen türkiye'de yaşıyorsun, bu kadar mı acizsin? bilgi üniversitesi öğrencisi imf başkanına ayakkabı fırlatıyor. helal olsun diyoruz.
gerçekten helal olsun. vay anasını. yazık, çok yazık.
edit: bilgi üniversitesindenmiş, nil nil nil'e teşekkür ediyoruk.
imf yalakalığında son levelde yer alan ülkemizde göz altına alınan öğrencinin hukuki süreci basında tabiiki bir cem garipoğlu kadar yer almayacaktır. ama sonuç olarak bu bir halkın vermesi gereken tepkidir. atanın el üstünde tutulması gerekir.
imf nin popülist olmaya çalışan başkanının illada bir üniversitede konuşacam ben dediği andan bu yana beklenen bir hareketti. ben poülist olcam deyip fakirlikten bahsedip biz hayrına borç veriyoruz faizlerde gelenek olmuş diyen başkanın konuştuğu üniversiteninde * istanbul bilgi üniversitesi olması hiçte manidar değil. olay o kadar acayipki yapılanlar yazılanlar en babası en okkalısı bile çok masum kalıyor.
önceden hazırlanmış sorular...
seçilmiş öğrenciler...
sorulara oluşturulmuş hazır yanıtlar...
üniversite bunu kaldırmaz, kaldıramaz. orada bilim yapılıyor, düşünce üretiliyor.
o beyaz spor ayakkabıyı, IMF başkanının yanısıra, eylemi, suya sabuna dokunmamanın rahatlığıyla 'gereksiz/olumsuz/yanlış' karşılayanların yüzüne de isabet etmiş addediyorum.
ayakkabıdan payını alanlar yalnızca siz değilsiniz IMF başkanı, milletin vekilleri olmak göreviyle "vatan hainliği" yapanlar ve bunu onlara "hak" gören yandaşları da ayakkabıdan paylarını aldılar.
aferin güzel güzel yapmışsın, türk değil mi kendi akıl üretemez sadece başkalarının verdiği tepkiyi kopyalayacak kapasiteye sahip.
ne güzel ımf başkanına fırlattık ayakkabıyı bizim adamlara olan borçlarımız hemencecik bitecek, tam bağımsız bir memleket olacağız, ekonomi de alacak başını gidecek, cari açık düşecek, enflasyon hedefleri tutacak, işsizlik oranları aşağıya inecek, ihracaatta hedeflere yaklaşılacak, döviz düşecek, altın ve petrol fiyatları aşırı değerlenmeyecek, memura ve işçiye yüzde 30 zam yapılacak, elektrik ve doğalgaza zam filan olmayacak bi de ineternet ayda 5 lira olacak falan filan bunları mı bekliyorsunuz bilgi üniversitesinin bilgili gençleri.
ımf başkanı kimseye zorla para vermiyor. bizim başbakanlarımız yalvar yakar gidip yüksek faizle para istiyorlar. bu paralar ekonomiye gitse ne ala gittiği yer siyasilerimizin devletin parasını çar çur etmesiyle açığa çıkan delikleri yamanmasına gidiyor. nasılsa halk her türlü vergiyi ödüyor gelsin krediyle borç para sefasını hükümetler ve yandaşları çeksin. bunu akp si chp ve mhp si de yapıyor. dine, imama ve vatana gelinde herkes aslan parçası kesilip birer kahraman oluyorlar ama iş para yemeye gelince hepsi kardeşlik bağıyla bağlanıyorlar. paranın tanrısına tapıyorlar.
tanım: tamamen saygısızlık. ayakkabı fırlatacaksınız başbakana atın diyecem ama nerde o yürek!
Kişi ayakkabıyı yanlış kişiye fırlatmıştır. suç imf'ninmidir yoksa imf'ye domalanlarınmıdır diye düşünüp tekrar ayakkabı fırlatması gereken kişi yada kişileri tespit etmesi gerekmektedir.
Eylemlerimizde bile arap özentisini görmeye başladığım olaydır. Ayakkabı fırlatmak yerine şöyle okkalı bir tükürük yapıştırsaydı acaba imf başkanı espri yapabilecek miydi sorusunu aklıma getirmiyor değil. Bir de ayakkabı önce soru soran gencin kafasına çarpıyor.Bu da ayrı bir talihsizlik onun adına.
ille de tepki koymak isteniyorsa, sınırı aşmadan, uygun bir dille yapılabilirdi. böyle $ova dönük hareketler yapılınca vermek istediğin mesajın da önemi kalmıyor. ayrıca bir türk'ün arap adetleriyle tepki koyması da yanlış.
tebrik edilesi durum. burada aslında o ayakkabının ımf'ye değil, akp'ye atıldığını düşünüyorum. bizi imf'ye mahkum eden mi suçlu yoksa imf'nin kendisi mi?
sonunda görmek istediğimiz olayları görmeye başladık. ayakkabının kafaya ya da göze isabet etmesine gerek yok, mesaj gereken yere ulaşsın yeter.
