sanal ortamlardaki zeka düzeyi düşük insanların tespiti açısından önemli görevler üstlenmiş insanlardır ayrıca.
bahsettiğim karakter esasen solun ve gerçekten solcuların da rahatsız olması gereken bir tipken bazı sözümona solcu geçinen internet solucanlarının olayı karşılıklı sidik yarışına dönüştürmesine yol açmıştır. bu o'nun hatası değildir elbet. hatta solucanları toprakaltından yeryüzüne çıkarıp güneşi görmelerini sağladığı için bir başarıdır bile.
ısrarla örgütlülüğe saldıran ve konformizm denilen rahatına düşkünlük denilen hastalıktan ve tembellikten kurtulamayan solcudur. solculuk 24 saat adam örgütlemek, insanüstü çalışmak değil ancak karşı olduğu düzenin getirdiği çürümüşlüklerden de kurtulmak demektir.
imajı için solu zedeleyen bebelerdir. hepsinin küçük burjuva alışkanlıkları vardır. küreselleşme karşıtıdırlar, küreselleşmenin ne olduğuna dair en ufak bir fikirleri bile yoktur. che resimli, markalı ne varsa paraya kıyar alırlar, artist gibi salınırlar ortalarda. abilerinden öğrendikleri politik mesajları her fırsatta vurgulama ihtiyacı duyarlar. sırt çantalı götü boklu kızlar, cins saç şekilli ağzını yayarak konuşan marjinal erkeklerden oluşur. darağacında üç fidan'dan başka hiç kitap okumamışlardır. tek kitap okuyup kendilerini bir görüşe, bir ideolojiye ait hissetmeleri ne kadar zeki olduklarının kanıtıdır. devrimci marşları ezberlemek, solcu şarkıcıların şarkılarını devamlı mırıldanıp her fırsatta solcu olduğunu kanıtlamaya çalışmak gibi kadı kızında da bulunabilecek kusurları vardır. yetmiyormuş gibi tiki olanları bile vardır. liselidir bazıları. olsun bilip bilmediği her şeye karşı olmak ödevidir. hiç okumadığından solun olmazsa olmazı eleştirel düşünce yapısını kafasına oturtamamıştır. abilerinden ya da kırk yılda bir dağıttığı afişlerdekilerden farklı bir fikir duyarsa buna hemen faşist demeyi solculuğun altın kuralı sayar. yeşil parkasıyla her daim hatunların bacakarasındaki yerini sağlamlaştırdığına inanır, birkaç can yücel şiiri okur. özellikle üniversiteliyse okulun piyasa kantininde yapar bunu. sol adına ne varsa karizmasına uğruna ırzına geçer. naylondur dedim ya naylondur bu insanlar. sola en büyük zararı dokunanlar olup kendilerini en büyük solcu sanmaları da ayrı bir ironidir. küçük burjuva tarzı giyim kuşamını modernizmin bir parçası olarak gördüğünden halkı, yoksulu, köylüyü hakir görür. adı geçen insanların konuşmalarıyla, davranışlarıyla günde minimum iki defa daşşak geçer, en hit esprileri bu konudan çıkmıştır, unutturup unutturup tekrar yapar bu esprisini arkadaşları da sanki ilk defa duymuş gibi katılırlar buna gülerken.