Kadın, aynada çıplak vücudunu seyrediyordu.
Eşine:
"Görüntümü iğrenç buluyorum, yaşlı ve buruşuk."
Bir iltifata ihtiyacim var. Bana güzel sözler söyler misin" dedi.
Eşi, başını hiç kaldırmadan cevap verdi: :
"Gözlerin iyi görüyor maşallah."
iltifat; arapça kökenli kelime.
eskimiş, yani daralmaya uğramış haliyle iltifat; yüzünü çevirerek bakma, birine tebessüm, hatır sorma, ilgilenme.
edebiyatta kulanılma hali, tarz; sohbette, cemiyet içinde söz söylerken, hitap ederken, etkiyi arttırmak maksadıyla, ansızın sözü, konu ile ilgili bir kimseye, eşyaya, olaya yöneltme.
sık kullanıldığı üzre; aşırı ilgi, itibar, saygı göstermek, beğenmek, itibar etmek.
alakalı bilinen aforizma; iltifat marifete tabidir.
abartılmaması gereken durumdur.
örneğin bir beyefendi bir hanımefendinin giyimini kuşamını pek beğeniyor ve buluşmalarının çoğunda bu konu üzerine iltifat ediyor.
bu durumda bir yerden sonra hanımefendinin doğasından dolayı götü kalkabilir ve " zaten bana ne giysem yakışır " yada " ya benim zevkim çok iyidir " tarzı havalara girebilir.
bu hayatta duyulabilecek en güzel iltifattır heralde ;
dogu hikayelerindeki prenseslere benziyor prenses olmaya layik ............
zamane genci bir insan böyle bir cümleyi asla kuramaz sanırım ...
mübeyra sen hayatım boyunca işerken kapağını kaldıracağım tek klozetsin şekilde bile olabilen bazen söyleniş şekili ile değil de söyleniş amacı ile önplana çıkan hangi kadın olursa olsun karşısında dayanamadığı güçlü bir söz sanatıdır. *
Anlamla ilgili sanatlardandır. Sözü konuyla ilgili başka bir şeye çevirmeye denir. Bir yeri, olayı, duyguyu, düşünceyi veya imgeyi anlatırken, ani bir coşkulanmayla söz yine konuyla ilgili başka bir noktaya çevrilir.Bu sanatın harekat noktası coşkudur.
anlatımda kip değişikliklerine de iltifat denir
gerçeklerin, gercek olundugu düşünülenün ya da karsı tarafın gercek olmasını istediği bir konu hakkında his, duygu ,çağrışım uyandırması planlanan bir olgunun dile getirilmiş versiyonu
