Zorunlu ekleme: Sadece başlığı okuyup rerörörö eden sevgili mal, bu yazımın amacı türkçe ezan ile illuminati arasında doğrudan bir bağlantı kurmak değil, sadece ezan hakkında ki bilimsel bir düşünce mi anlatmak. Başlığa neden illuminati de yazdın dersen, sembolizm ve büyü ile ilgili bir bağlantısı da olabileceğini düşündüğüm için. Ayrıca; "Adam aynştayn beyler"
Öncelikle hepinize verdiğiniz olumlu tepkiler için teşekkür ederim, ilgilendiğinizi bilmek daha fazla yazmak için gerekli motivasyonu sağlıyor. Tek istediğim insanların biraz da olsa etrafında dönen oyunları fark etmesi. Yalnız değilsin.
illuminatinin sembollere ne kadar önem verdiğini hepiniz biliyorsunuz fakat bunu neden yapıyorlar, yani neden önem veriyorlar bunu bilmek istiyoruz. Gelenler belgeselinde bunun enerji ile ilgili olduğu, evrenin bir enerji dengesi olduğu ve bunu bozmaya çalıştıkları söyleniyor. (Star wars'da usta yoda'nın anlattığı evrende ki güç iyi ve kötü güç dengesi gibi. *)
Bunun için 2+2= 4 yada x = v.t gibi basit bir kanıtım yok fakat kanıtın yokluğu, yokluğun kanıtı değildir. Burada yaptığımız şey mantıksal yollarla çıkarım yapma sanatı.
Sherlock mode: on
Şimdi enerji ile alakalı olarak yaptığım bir çıkarımı size anlatıcağım. "Ezan neden türkçe okunmuyor?" hepimiz bir kezde olsa bunu düşünmüşüzdür, şayet insanın söyleneni anlama isteği çok doğaldır. Hatta bunu ileri götürüp ezanı 18 sene boyunca türkçe okutanlarda olmuştuştur. (ismet inönü) Fakat durum o kadar basit değil.
Einstein mode: on
Bilimsel bir yaklaşımda bulunursak, evrende ki her şey atomlardan oluşur. Atomlar ise çekirdeklerinde ki kuarklar yani sicimlerden meydana gelir. (Sicim teorisine göre... Yada diğer ismi ile m teorisi)
Sicim teorisine göre her şey dalgalardan, titreşimlerden ibarettir. Bir keman yayının yada bir gitar telinin titreşimi ile çıkardığı ses dalgaları gibi. Bilindiği üzere evrende hiç bir ses kaybolmaz, çünkü seste bir enerjidir. Dalgalardan oluşur ve fizikte en bilinen kanun olan, enerjinin korunumu kanuna göre ancak form değiştirebilir. Şimdi konumuza gelirsek, her sesin ayrı bir titreşimi vardır ve evrende ki etkisi farklı olur. Japon bilim adamı Masaru Emoto'nun su molekülleri üzerinde yaptığı deney bunun en büyük kanıtıdır.
Bilimsel olarak nasıl etkilediği açıklanamasa da, bir şekilde etkilediği deneyler ile kanıtlanmış. Bir zamanlar insanlar dünyanın düz olduğunu, güneşin balçığın içine battığını, dünyanın evrenin merkezi olduğunu düşünüyorlardı... Demek ki odun kafalı insanlar her çağda varmış, babadan oğla nesil bunlar. Gerçeğin ortaya çıkarılması için ise büyük fedakarlıklar yapıldı ve yapılmaya devam ediliyor.
Dr.Masaru Emoto'nun çalışmalarını yayınladığı sitesi; http://www.masaru-emoto.net/
ingilizce ve Japonca seçeneği var, artık hangisini biliyorsanız bakarsınız *
insan kulağı sadece 20 Hertz ve 20.000 Hertz arasında frekansa duyarlıdır. Çıkan her ses dalgasının evrene yaptığı bir etki vardır, biz her ne kadar aciz insan bedenlerimizle ve zekamızla(henüz) fark edememiş olsakta. Ezan'ın türkçe değil de, arapça okunması bu yüzden önemlidir çünkü evrene yaydığı enerji başka bir dilde, farklı kelimeler ile aynı olmaz. Şimdi buna karşı çıkanlar insanlar olucak elbette. Bilimsel olarak argümanını ortaya sunup, bu teorinin aksini ispatlamaya çalışırsan başımın üstünde yerin var ama "Hadi leyn, hedö hödö..." yapıcaksan 650 yıl önce dünya düzdür diyen hıyar salatalarından hiç bir farkın olmayacak.
Einstein mode: off
illuminatinin yaptığı ritüeller, ayinler, piramitleri dünyanın meridyen ve kesişim noktalarına yerleştirmeleri, dikili taşlarını manyetik yoğunluğu olan bölgelere koymaları vb hepsinin bilimsel bir açıklaması da var yani. Büyü olarak bildiğimiz şey aslında bilimin başka bir türü. Biz rakamları kullanarak bilimde ilerlemişiz, onlar ise sembolleri. Buradan Kabala'ya çağrışım yaptığımı anlamışsınızdır.
Sherlock mode: off
" Kuvvetli bir müttefiktir Güç, hayat yaratır onu, büyütür, onun enerjisi sarar çevremizi, bizi birbirimize bağlar, ışıktan varlıklarız biz böyle ham madde değil, gücü etrafında hissetmelisin, burada, aramızda, ağaçta, kayada, her yerde..."
" Etrafından Güç'e dönüşenler olduğunda onlar için sevin. Tutma, onlar için yas tutma. onlara özlem, Bağlılık kıskançlığa yol açar. Gölgesidir hırsın bu. Kendini, kaybetmekten korktuğun her şeyden vazgeçmek için eğit "