diğer ders verilen ingilizce, almanca, fransızca, italyanca, ispanyolca, rusça ve çinceyi söylemeyip sadece arapçayı söyleyen yazarın niyetini rahatlıkla anlayabiliyoruz, dikkat irtica geliyor diyor kısaca. bu yazara rağmen söyleyebilirim ki memnuniyetle karşıladığım gelişmedir sonunda yetişen gençlerimiz bizim gibi oradan buradan arapça öğrenmek için koşturmak zorunda kalmayacak dinlerini rahatlıkla anlamak için ihtiyaç duydukları dil olan arapçayı bizzat devlet eliyle öğreneceklerdir. allah yapanlardan razı olsun.
(bkz: ya ne olacağıdı)
(bkz: bu sefer şaşırtmadı)
düdüt:hadi ingilizce -almanca veya fransızcanın bile bir geçerliliği var ama çocuklara arapça öğretip ne yapacaklar en azından lisede sözelcilere osmanlıca öğretsinler arapça nedir yahu ?
edit2:ulan daha ingilizceyi beceremiyoruz lisede buna bir de fransızca-almanca ekle sonrada arapça güzel bir ezme olacağa benziyor.
arapça ders verilmesinin gerekçesi olarak ise en önemli edebi eserlerin arap dilinde yazıldığı imiş.
hayır efenim öyle değildir. dönemin edebiyat dili farsçadır.
lütfen bahanelerinizi daha sağlam temellere dayandırın. edebiyatçı olmayan birinin bile bildiği bahanelere değil.
bir de dersin mezarlıklarda verileceği söyleniyor haberde o kısım tümden ilginçtir.
korkar be o yaştaki çocuk mezarlıktan.
ingilizce, almanca, fransızca gibi ticaret yaptığımız ülkelerin dillerini öğretmeyi amaçlamaktansa sırf kuran dili olduğu için arapçayı öğretmeye çalışmaları ne kadar laik bir ülke olduğumuzun kanıtıdır. bir yahudi, hristiyan veya bir ateist gidecek, sırf islamiyetin indirildiği dil olduğu için bunu öğrenecek yani. yoksa araplarla ticari ilişkilerimizin çok gelişmiş olmasından kaynaklandığını hiç sanmıyorum ben bu durumun.
adım adım akp distopyasına gittiğimizin göstergesidir.
'gayet mantıklıdır seçmelidir, karışamazsınız' diyen ikiyüzlü şerefsizlere sözümdür; kürtçe bu hususta, aynı şekilde dillendirildiğinde götünüzden neden ateş çıkıyordu, bana lütfen izah edin bunu, doğru düzgün olması şartı ile.
ortaokuldan mezun olan çocuk daha doğru dürüst ingilizce konuşamıyor. aynı yaştaki bir belçika vatandaşı çocuk, çatır çatır ana dili gibi ingilizce konuşabiliyor. tek yabancı dilin bile yetmediği günlerde bunlara ağırlık verip, çocuklara almanca, ispanyolca, rusça, çince gibi dilleri sevdireceklerine, arapça gibi, milletinin şerefsiz, dilinin de bir boka yaramadığı bir zıkkımı getiriyorlar.
böyle devletin başına bu saatten sonra ne gelirse gelsin. böyle bir ülkede yaşadığım için utanıyorum. allah bundan sorumlu olan herkesin cezasını versin. tek temennim budur. bu ülkenin anasını ağlattınız, sizin de ananız ağlasın.
zaten arapça bilmezseniz dünyadan bihaber kalırsınız. tüm bilimsel makaleler arapçadır. aynştayn araptı aslında çaktırmayın. o zaman ibranice de koyun, latince de koyun. tepki almayın.
başlığı okuyup, öfkelenip il milli eğitim müdürlüğü'nü kesin bilgi almak için aradığımda böyle bir bilginin kendilerine verilmediği tarafıma bildirilmiştir. velev ki arapça zorunlu ders oldu, mahkeme yolları açıktır arkadaşlar. din kültürü ve ahlak bilgisi dersi de zorunluydu bizim zamanımızda ama artık değil. böyle saçma bir zorunluluğu aklı baliğ hiçbir veli kabul etmeyeceğinden en kısa zamanda egale olur.
(bkz: yorgan gider kavga biter.)
yabancı dil olarak okutulan ingilizceyi bile bir kenara bırakıyorum anadilimizi konuşamayan(!) insanlar olduğu halde her işi çok doğru yapıyormuş gibi bir de başımıza bu belayı saran o MEBi kucaklayıp öpmek istiyorum sözlük...
ilahiyet fakültesi mezunlarının çılgın gibi atanacağı, üstüne bu derslerle ek gelir elde edeceği bir durum. asıl soru şu, türkiye nin geçerli ikinci yabanci dili olan, zaten yıllardır ataması yapılmayan almanca öğretmenlerinin hayalleri ne olacak?
seçmeli ders olarak gelecekse tek seçenek olarak gelmemeli. fransızca, italyanca, almanca, ispanyolca gibi diller arasından seçilebilmeli. eğer yeterli çoğunluk hiçbir derste sağlanamayıp zorla okutturulursa bilin ki orda yanlış bir şeyler var.