genelde dersin ortasında sınıfa müdür ya da yardımcısı ile birlikte üzerilerinde beyaz önlüklerin olduğu ablaların girmesi ile başlayan; ablaların uzun, ince, sivri iğnelerini çıkarması ile çocuklar arasında karmaşanın başlamasına sebebiyet veren olaylar zincirlemesidir. ağlayan mı dersiniz, kaçmaya çalışan mı, bayılan mı, bunların hepsinin birlikte yaşandığı adeta bir felaket filmi sahnesidir, ilkokulda yaşanan aşı telaşesi...
geleceklerinden bütün öğrencilerin haberdar olduğu ama öğretmenlerin üç maymunu başarısız bir şekilde oynadığı, çocuklara uslu durmaları için bak iğneyiciyi çağırırım diyen bir toplumun kendi kendine yarattığı telaştır.
sıraların altına girenler vardır, aşıdan kaçmak namına,ağlayanlar şekilden şekile girenler.
oysa erkek adam aşından kormaz, erkek adam ağlamaz, erkek adam ivan dragon timsali "acı yok" naralarına alışkındır.
yok kardeşim yalan bunlar,külliyen zerzevat... ağlar tabi abi çocuk bu, mekan da ilkokul zaten. daha bu mevsimde hamaset yapmanın luzumu var mı güzel büyüklerim ? ortamı germenin, memlekete küçük polat alemdarlar hazırlamanın gereği var mı ?
bırakın ağlasın çocuklar, erkekler, kızlar. aşıdan da korksunlar,girsinler sıraların altına...
aşıdan korkmayan nesillere sahip olunca daha mı müreffeh bir millet olacağız yoksa ?
gözler fıldır fıldır açılır. ilk panik atlatıldıktan sonra pencerelerin yerleri, bahçede açıldıkları yerler ve sizin pencerelere olan uzaklığınız göz kararı belirlenir. ağlayan, sızlayan, sıraya giren veya ukalalık eden (bakın öğretmenim, ben korkmuyorum) öğrenciler arasından hafifçe sıyrılır, en uygun olduğunu düşündüğünüz pencereye doğru yaklaşılır.1-2 metre kalmıştır ki, ... hoca farkeder, "canım aaa, sen korkuyormusun ?bak kocaman kız oldun, vs... " teraneleri arasında sizi zorla sıraya sokar. istediğinizi yapın o satten sonra, mimlendiniz bir kere, kaçış yoktur... *****
ilkokulun en büyük korkularındandır. tenefüsün sonuna doğru bir çocuk sınıfa girer ve bugun asi olacakmısız der, artık kaçmak için çok geçtir(kaçma şansın yoktur zaten) derken elinde küçük bir soğutucuyla hemşire sınıfa gelir, bir grup ağlamaya başlar ama kaderden kaçılmaz. kolunu sıvayıp sıraya girersin, sıra sana geldiğinde büyük heyecan kaplar bünyeyi, kafanı çevirip gözünü kaparsın (bkz: geçmiş olsun). bu hadisenin tek güzel yanı ertesi gün tatil olmasıdır.