yazıldı mı bilmiyorum ama monami 48li paooossttaagghh.. herkes onu yazmış la zaten..
valla nesneyi bilmem, besleme çantasından çıkan muz ile dikdörtgen şeklinde olan ve orasından burasından gizli bölümler çıkan kalem kutusu kadar şanlısını görmedim ben aga. kalem kutusunu ilk getiren arkadaşı 3 yıl süre ile sınıf başkanı yaptık biz.
ilginç nesneler. bence en önemlisi 2 kilo daşşakla okula gelmekti. yani bu mecazi bir nesne... vali yardımcısının oğlu olduğumdan anasını sikerdim ortalığın. yeni evlenmiş bir nevin öğretmen vardı... bana attığı tokadın acısını soluğu silopi'de bir köyde alacak çekti!
(bkz: kaleci eldiveni)
sınıf maçlarında, rakip takım kalecisi kaleci eldiveni takıyorsa psikolojik olarak kaybedilirdi o maç. bizim kalecinin eller ya çıplak ya da siyah kar eldiveni var amına koyayım.. karşıda buffon. gel de baskı altına girme.
Adidas ve nike ayakkabı.. En azından bizim zamanımızda büyük statü atlatırdı fakirdik biz ama en önemlisi okuduğu okulda anası veya babasının öğretmenlik yapması en büyük statü sebebiydi.
beslenme çantası ve matara idi eski zamanlarda, biz plastik beslenme çantaları ve plastik mataralarla giderdik okula. zengin çocuklarının beslenme çantaları ve mataraları parlak metal olurdu.
Sınıftaki çocuğa baktığınızda hangi maddi statüde yer aldığını anlamanıza sebep olan nesnelerdir. Günümüzde bunların yerine telefonlar ve mp3 çalarlar yer alsa da bundan bir 20 sene öncesinde kalem gibi basit şeyler statü farkı yaratmaktaydı. Örnek vermek gerekirse
sınıfın maddi durumu iyi olan kesiminde çantalı 64lük 120lik koca koca monamiler bulunurken benim gibi daha fakir insanlar bakkaldan alma karton kutuda 8'li 12'li monami taklitleri kullanırdı.
işin kötü tarafı bu boyalar diğerleri gibi homojen yapıda olmadığı için masmavi bir gök yüzü yerine parçalı bulutlu gökyüzü yapmak zorunda kalırdınız. Eenk farklılığı da bariz ortadaydı, sınıfımızda durumu en iyi olan çocukta gümüş rengi ve yaldızlı sarı boyalar vardı. Ağaç gökyüzü kedi köpek allah ne verdi yaldızlı sarıya boyardı allahsız. Biz 3-4 renge talim ederdik.
buruş buruş önlük, griden beyaza geniş renk yelpazeli yaka, ucunun tahta kısmı yumuşak ve siyah kısmı sürekli düşen kalem, ikiyüzellibinlik kararmış silgi ve ailenin sana aldığı halde sırf düzensizliğinden her gün unuttuğun kitap defter ve diğer gereçler.