gri renkli metal bir kalemtraş vardı benim zamanımda. 90'ların ilk çeyreğinden bahsediyorum. Belki 10. Nesiller bilmez ama, çok şükür krizin teğet geçtiği aileler alabiliyordu o kalemtraşları...
pek ilkokul değil ama ortaokulda tartışmasız klasördür. Biz sırtımızda o çantayı taşırız ne zorluklarla çocuğun teki iki kitap koyar klasörün içine okula gelirdi birde okul çıkışı kavga ederdi klasör yerlerde dolanırdı ne günlerdi be.
el yapımı kalemlik. statüyü tersten etkiler. annem dokumuştu. kumaş pantolonlara takılan fermuar takmıştı. on numara kalemlikti. babam bir işçi maaşıyla dört çocuğu büyütmeye çalışınca, annelerde böyle pratik çözümler buluyor. arkadaşlara çok tuhaf gelmişti.bu iyi el ısıtıyor diye kalemliğin içini boşaltıp ellerini sokuyorlardı.
baba nın okul müdürü olması , var mı ötesi .
-kahkaha edit i- işbu entry statü farkı yaratan nedenler olarak okunarak yazılmıştır. beğenen arkadaşların bunu anlayıp dert etmeden oylamaları ise ayrı bir incelik olmuş .
Bazıları kantinden tost alır ben beslenme çantamdaki annemin sabah yapıp çantama koyduğu tostu yerdim ah ulan.
ha bide annem bana portakal sıkardı ben kutu meyve suları alnları kıskanırdım. ama şimdi o sıkma meyve sularının fiyatı kutu meyve sularının 2-3 katı o ayrı mesele. çocukluk işte
öğrenciyi sadece görsel farklılığı ile sürüden ayırıp,
göz önüne atabilecek her türlü soyut ve somut oluşumdur.
yeri geldiğinde, öğle yemeğinde yenilen bir muz bile çocuğun statüsüne büyük etki sağlayacaktır.
mühim olan yediği muzun çikita veya anamur olması değil, nasıl yediği olacaktır.