çok gereksizdir. bir çocuğa her sabah papağan gibi söylenenleri tekrarlatmak çocukları yıpratıyor. bu şekilde yaklaşımlar insanları düşünmekten uzaklaştırıp ezbere yöneltiyor. nitekim çocuklarmız ant içerisinde söylenenleri yerine getirebilecek kişilik kazandırmak daha elzemdir.
birde hoca gözüne kestirdiği ögrenciye okutuyorsa kötü olan durumdur. hele boyunuz diğer öğrencilere göre pek bi uzunsa kafanızı eğmeniz hiç bir işe yaramayacaktır. hiç sanşınız yoktur sesiniz titreye titreye okursunuz andımızı.
Öğretmenin beni seçmeyeceğini düşündüğüm bir gün örtmenim örtmenim diye atılmıştım ve 4. sınıfa kadar çıkmadığım kürsüye çıkma şerefine nail olmuştu.
Tek korkum kelimeleri yeterince uzatamazsamdı galiba.
Ya Türküüüüüüüüüüüüüüüüümmmmmmmm yerine Türküm diye çıkarsa ağzımdan naparım diye düşünmüştümmm. *
ilk defa okunacaksa kalabalığın baskısını hisseder çocuk üzerinde. fakat alıştıktan sonra da diğer çocuklarla kavga edip "bırakın yeağğ ben okuycaaam!" diye çemkirebilir.***
normal hayatta geyet normal bi hızda konusan fakat, mikrofonu eline almasıyla "türküüüüüm, dogruyuuuuuum, çalışkanııııııııım..." diyerek bütün andımızı uzatarak uyuz bi şekilde okuyan cocugun psikolojisidir.