para kazanmak için okumak değil ticaret yapmak gerekir açıklamasını girdiren cümle.Sakıp sabancı, vehbi koç örnekleri arasındadır.Bu arada savunduğumdan değil ama ilkokul mezunu olan milletvekilleri zaten zengin adamlardır.Aldıkları 8 bin ytl lik maaş onların ikramlarına gidiyor.Seçim bölgesinden ilkokul mezunu çıkaran siyasi parti o kişinin para yada çevre etkenini göz önüne almıştır.
etrafta onlarca insanın başardığı hededir.
bunu başarabilen insanlar muhtemelen ticaretle uğraşırlar. ticarettir bu; hem rızkın 10da 9unu içerir, hem şansa bakar hemde kafaya. yani diplomayla uzaktan yakından alakası yoktur.
acı ama gerçek olandır. gene de asıl zenginlik bilgidir. bu kesindir.
nitekim hayatı anlamadan yaşamanın anlamı nedir ki.
veya hayvan gibi yaşamanın.
insan bir şeyleri anladıkça yaşamın keyfine varır, zenginlik falan geçici şeyler.
bir süre sonra sıkar insanı.
boş kaleye gol atmakla, röveşata golü atmak arasında fark vardır ayrıca.
sizin gururunuz hazırlopçuluğu, vurgunculuğu, hırsızlığı yiyorsa veyahutta gurursuzsanız zaten bu tip şeyler hoşunuza gidebilir.
gene de bu kadar boş olmak rahatsız edici olmalıdır, bilemiyorum.
para kazanmak için üniversite bitirmenin sart olmadıgının * acık kanıtıdır. 'o zaman biz diye okuyoruz' sorusuna 'hersey para mı lan imansız, para için mi okuyosun sen' seklinde karsılıklar gelmesi mümkündür. **
ülkemizde sık sık rastlanan durum. Bir yakınınız bir dükkan açar. iyide iş yapmaya başlar.yavaş yavaş işleri büyütmeye başlar.Sizi veya yakınlarınızada iyilik olsun diye yanına almak ister. Siz gelirsiniz veya gelmezsiniz, o büyümeye devam eder. Artık gelen mal* yetmemeye başlamıştır kendine.Gider çeker kredisini veya bulur bir yerlerden para, kendisi üretmeye başlar. işi dahada büyütmüştür. Ürettiği mal kendine yetmemeye başlar ve hatta başka firmalardanda sipariş almaya başlar. Üretimi arttırır, kazandığı parayı arttırır, Hayat kalitesini arttırır vs.vs.vs. Ve bizim çenemiz yorulur*...
Minicik Not : Örneğimizde gördüğünüz gibi Bok gibi para kazanmanın eğitim ile hiç bir alakası yoktur.
