üstelik gidenlerin içerisinde ünlü sanatçılar, sporcular, siyasetçiler, akademisyenler, yazarlar da vardır. ulan hadi iyi bir yazarın, profesörün, akademisyenin, eğitimli birinin peşinden gidilir de ilkokul mezunu, ne idüğü belirsiz bir adamın peşinden o kadar eğitimli adam bile gitmiş ya! ben onların sıfatlarına tüküreyim! sanki adam din konusunda mutlak otorite mk! neyse ki şimdi dönemi bitiyor artık ama yerine yenilerini bulurlar. din ticaretinde sınır yok nasıl olsa.
kur'an-ı kerim, insanı birey olarak tek tek hedef alır. Yani herkes kur'an'dan bizzat sorumludur.
kur'an'ın içeriği, emir ve yasaklarından kimse muaf değildir. peki bu tarikatçı ve cemaatçiler ne yapıyor? sorumluluğu en tepedekine atıyor. kitabın emrini herkes incelemek ve anlamak yerine, anlama ve emretme işini hocaya bırakınca işte böyle cehalet dolu sapkınlıklar ortaya çıkıyor.
diyelim ki peygamber, iddia edildiği gibi okuma-yazma bilmiyordu. Ancak allah'ın ilk emri oku oldu. yani git oluma yazma öğren mi oldu?
yoksa peygamber okuma yazma biliyordu ve ilk emir oku mu oldu? iyi de bu durumda oku mu denmesi daha anlaşılır yoksa öğret denmesi mi?
özetle, benim anladığım tıpkı ibrahim peygamberin yaptığı gibi sırf çevremizdeki herşey üzerine kafa yorarak, hayatı okumak suretiyle bir yaratıcının izine ulaşılır.
sen okumadığında, feto gibi herifler senin yerine okur, sonra da canına okur.
