Ah ilayda üzümlü kekim. Şimdi kimlerle kendini üzüyorsundur.
1₺ satılan mısır cipslerinden çıkan plastik yüzükle ilan etmiştim sana. Sende tokat atmıştın. Olsun herkes ikinci bir şansı hak eder.
Her zaman ön veya arka sıramda otururdu.
2. Sınıftayken bana bir mektup yazmıştı. içinde seni seviyorum yazıyordu. Bir sürü de kalpler vardı. Annemden korktuğumdan "annem kızar alamam." Demiştim.
O da annemi tanıdığından ve korktuğundan "hıııı yok yok kardeş gibi kardeş gibi." Demişti.
Hala pişmanım o mektubu almadığıma. Hayatımdaki ilk ve sanırım son olacak, aşk mektubumdu.
Zeynep diye bir kızdı ama abisi engelliydi ve çok güçlüydü çok korkuyordum ondan. Dedim bütün gücümü toplayıp seni seviyorum demeli miyim acaba diye sonra vazgeçtim. Gündüzler zalim geceler yarim olmuştu o aralar.
adı Gün'dü. 8 yaşımdaydım ve o mahallemize, iki apartman ötemize taşınmıştı. düşünebileceğim en güzel aşktı. 8 yıl boyunca onunla hem arkadaş, hem sırdaş oldum ve ardından 16 yaşında sevgilim oldu. sanırım başka hiç kimsenin gözüne bakmak kalbimi o kadar çarptırmadı. çocukluğum boyunca hiçbir aktöre ya da şarkıcıya hayranlık duymadım. çünkü tek hayran olduğum kişi gün'dü. en yakışıklı, en güzel ses sahip, en zeki ve beni en güzel seven kişi gün oldu. böyle bir çocukluk aşkım olduğu için gurur duydum. keşke imkanım olsa da geçmişe, tekrar o yıllara ışınlansam.