Kendi ordusunu ve generalini hapishane zindanlarında çürütülmesini, Abdullah Öcalan ile aynı muammeleye maruz kalmasını içine sindirebilen bir halkı ben içime sindirmiyorum...
taşlar yer değiştiriyor herhalde, hayret; bunlar piyonlarını harcar evet, de, göz dağından fazla bir bokluk söz konusu bence, ikisi, üçü bir arada gibi, du bakalım, korkutucu fazlaca ama..**
Kendi atadığınız genelkurmay Başkanını, görev yaptığı süre zarfında suç işlediği ve darbe planlarına ortak olduğu yönündeki iddialarla tutuklayıp ağırlaştırılmış müebbet cezası veriyorsunuz. Ulan madem görev yaptığı süre zarfında suç işledi ve sen bunu tespit ettin de neden emekli olduktan 1.5 yıl sonra bu tutuklama ? GÖT korkusuyla yaptığınız işin sonunda da Demokrasi zaferi elde etmiş oluyorsunuz öyle mi ? Hassiktirin lan !
ülke adım adım emperyal maşası bir iktidar eliyle bölünmeye çalışılırken,korku imparatorluğu yaratmak ve türkiyeyi kendini savunamaz hale getirmek için her yol denenirken bunlara sessiz kalıp ben müdahale etmeyeceğim (olmayan) demokrasiye bağlıyım dersen darbeyi sana yaparlar.
susma sustukça sıra sana gelecek sloganı herşeyin özetidir.gün olacak muhalif duran alelade vatandaşlara da sıra gelecek.
istediğin kadar ülken ve milletin için hizmet et birileriyle ters düşersen, onlar gibi düşünmezsen, yalaka olmayıp hainlik yapmazsan, doğruları savunursan sonun silivridir. bunca yıl hizmet etmiş, genel kurmay başkanlığı yapmış birini örgütten tutukla, böyle adaletin allah belasını versin. hiçbir şey kimsenin yanına kalmaz günü gelince herkes hesap verecektir.
şaşırdığım hadise. kafam hayli karışık birisi darbe yapacak diyor birisi yalan diyor. anlamadım gitti. bir bok var ki adamı içeri almışlar. ardında ne olacak ulan diyorum. şakirtlerin diğer gelecek kurmaylara gözdağı da olabilir.
bu ülkenin milleti tarafından seçilmiş başbakanı bacak bacak üstüne odasında karşılayıp artislik yapan adamların silivri yıkılana kadar sonunun aynı olacağı vakadır.
en çok da pkk'lıları üzmüş hadise. halbuki ilker başbuğ zamanında herşey ne güzeldi. istediği zaman karakol basıp Türk askerini kaçırabiliyorlardı. heronlara yakalanıyorlar ama müdahale edilmiyordu. ellerini kollarını sallaya sallaya karakola kadar girip türk askerini şakağından vurabiliyorlardı. pkk için ne güzel günlerdi onlar. hepsi bir rüyaymış demek ki. silivride son bulmuş bir rüya.
ortada bir iddianame var.tutuklama şart mı ? yasak koy,ev hapsi ver birşey yap.tutuklama bu adamın onurunu kırar.zaten suçlu olduğunu da düşünmüyorum.kendisi de söylemiş arkadaş.zaten en büyük topluluk,TSK'ya hükmeden bir adam neden buna ihtiyaç duysun ? aslanlar gibi ordu emrinde.darbe yapmak istese sence plan mı yapar ? bir gecede indirir hükümeti,700 bin küsür asker emrinde herifin.bırakın bu boş işleri.ayrıca başka bir konuya değinecek olursak ;
-bu adalet neden sadece askerlere ve cumhuriyetçilere hızlı işliyor ? neden ulan biri cevap versin.
-deniz feneri davasında ne olaylar dönüyor,başbakan çıkıp açıklasın.şerefi namusu varsa yada ülkesini seviyorsa..
uyan lan türk milleti,kaldır kafanı artık bak etrafa ! sana diyorum sana ! bak etrafına..etrafına bak !
akp'nin önündeki en büyük engel olan ordu için, gerçekleştirdiği acı ve iftira dolu planların sonuçlarından biri.
yıllardır üç buçuk attı akp, darbe olacak, iktidardan indirilecekler diye. yaptıkları yanlışları ve bu ülkeye verdikleri zararları bildikleri için en büyük korkuları ordu değil miydi zaten?
şimdi ordu'yu da kendi tekellerine aldıklarına göre, padişahlığını ilan edebilir tayyip.
başbakanlık, cumhurbaşkanlığı, yargıtay, polis , ordu, üniversiteler, özel sektör her şey tayyip tekelinde.
yaşanmaz bu memlekette gerçekten. midem kaldırmıyor yeminle..
uyduruk bir suçlama sonucu gerçekleşmiş olaydır. bu darbe safsatalarına hala inanan var mı bilmiyorum. sevinenin neden sevindiğini de anlayamıyorum. bu zamana kadar tek yapılan iktidarın el değişmesi işlemiydi. ne kadar başarılı olacak nereye kadar devam edecekler bilmiyorum. ne zaman utanmaya başlayacaklar, milletim aptal muamelesi gördüğünü ne zaman anlayacak bilmiyorum. neymiş postal yalayıcılarıymış! postal kaldı sanki ortalıkta. iktidar kendini sağlama alma çabasında yıllardır siz sikinde bile değilsiniz adamların. onların derdi meclis sayesinde ceplerini doldurmak. sen hala sevin demokrasiymiş, özgürlükmüş diye. sikeyim sizin demokrasi anlayışınızı. komple malsınız böyle.
postalların köpeği olup harbiye marşları yayınlayanlar götlerinden ikiye de ayrılsa silivri cezaevindedir. artık kimse salyalarını akıta akıta millete gider yapamayacak, yaparsa eğer ebesinin şeyini tersten görecektir.
bazı çevreleri mutlu etmek ve uludure olayını unutturmak için gerçekleştirilmiştir. bugün, tüm ileri düzey komutanları darbeci ilan eden, askerleri sivil halka karşı kışkırtarak ve hepsini bir bir içeri tıkarak terörist muamelesi yapan bir hükümeti savunan çok değerli liberal görüşlü insanlar ve onların deyimiyle gerçekleşen ileri demokrasi saçmalığı, bir gün gelecek ve kendilerinin başına da çoraplar örecektir. Tarih; mecliste teröristler, sokakta hizbullahcılar ve pkklılar dururken bu ülkenin en şerefli insanlarını tutuklayarak demokrasi adı altında insanlık suçu işleyen bu hükümeti yazacaktır.
önce dinlemenizi istediğim bir şey var, ardından söze gireceğim.
efendim iki kelam etmenin farz olduğu olay. dün geceden beri yazmak istiyordum ancak bir türlü hazır hissedemedim kendimi. bu sabah, yazmazsam mutlu olmam diye düşündüm. yazdığımda da olmayacağım.
başlayalım:
benzer politikalar gibi geldi değil mi? biri türk milletinin ordusunu lav etmeye yönelik kullanılan hadise; diğeri de amerika birleşik devletlerinin ortadoğu'ya barış, kardeşlik, demokrasi hayalleriyle nifak tohumlarını salma olayı.
amerika birleşik devletleri ile olan ilişkimizi cümle alem biliyor. benzer politikaları oradan araklamamız kadar doğal bir şey de yok belki. ama bulunan kılıflar çok önemli.
şu an silivri denen cezaevinde, komutanından paşasına, amiralinden generaline; neredeyse askerin tüm rütbesinden insanlar var. bin yıldır orada duran insanlar var. bakın iddianame kapsamında daha suçu belli olmadan bin yıldır orada yatan insanlardan bahsediyorum.
zamanlaması ne kadar manidar değil mi bu olayın? mümtazer türköne bir açıklama yapıyor, çok büyük tepki alıyor; yeni atandığı kurumdan istifa etmek durumunda kalıyor. e onu o göreve getirenleri de kızdırıyor bu durum. hop; türkiye cumhuriyeti'nin 26. genelkurmay başkanı içeri alınıyor. uludere'deki olayların dumanı üstündeyken gündem nasıl değişecekti? tabi ki böyle bir tutuklama ile. sonuçta ergenekon denilen şey; artık sığınılan liman oldu ülkedeki bazı kesimler için. yaşar büyükanıt'a kadar bile gidebilirdi maazallah. peki bu tutuklamaya sebep? internet andıcı. internet yani. sizin şu yıllardır kullandığınız; şu an benim bu yazdıklarımı okumanıza imkan veren, teknolojinin en büyük nimetlerinden biri. mısır'da fas'ta başkaldırı fitilinin ateşlenme sebebi.
internetin bunca etkisini söylüyorum ki nasıl olsa birileri yazar; ''andıç böyle bir şeye sebep olabilirdi.'' diye.
şimdi efendim bu adam, yani ilker başbuğ; türkiye cumhuriyeti'nin, hani o dünyanın en büyük 4. ordusunun başındaydı 2008-2010 arası. 700 küsur bin asker, komutan, general emrindeydi. sizce emekli olduktan sonra mı daha kolay bu darbe girişimi, yoksa görevi başındayken mi?
''görevi başında bu işe teşebbüs edemez ki'' diyeniniz de olacaktır.
2008 yılında göreve geldi ilker başbuğ. başbakan recep tayyip erdoğan ile törenlere katıldı, cumhurbaşkanı abdullah gül'ün elinden şeref madalyaları vs. aldı. peki nasıl oldu da bu duruma geldi?
efendim internet andıcı iddiası 2009 yılında taraf gazetesi tarafından ortaya atıldı. bakın buraya dikkat edin. taraf gazetesi. güvenilir kaynak sonuçta. neyse şimdi konu taraf gazetesi değil. 2009 yılında böyle bir iddianame girdi yürürlüğe. ilker başbuğ ise 2009 yılında görevini bıraktı. 2012 yılında da tutuklandı.
şimdi sıralamayı bazı arkadaşlar için adım adım yazayım tekrar; 2008'de ilker başbuğ göreve geldi. 2009'da iddianame taraf gazetesi aracılığıyla ortaya atıldı. 2010'da ilker başbuğ görevini bıraktı. 2011'in son günleri/2012'nin ilk günlerinde de tutuklandı.
şimdi efendim; ilker başbuğ görevi başındayken darbe yapacağına ilişkin bir iddianame ortaya atılıyor ve kabul ediliyor. aradan geçen 1,5-2 sene neden bu kişi hakkında tek bir söz edilmiyor? görevde olduğu 2009-2010 arası neden soruşturma açılmıyor? emekliliğinde yapmamış bu adam suçlamada geçen şeyleri. görev başında yapmış. ve görev başındayken iddianame kabul edilmiş.
eğer o günlerde de böyle bir şüphe var ise bu hükümet neden ilgili kişiyi görevinde tutuyor?
son günlerde ülkemizde neler oldu? son birkaç olay: uludere olayları türköne'nin istifası.
özellikle uludere olaylarının üzerini örtmek ancak böyle büyük bir hadise ile gerçekleşebilirdi. gündem ancak böyle değiştirilebilirdi.
şimdi size bir video izleteceğim; izlemenizi önereceğim, ilker başbuğ'un neden tutuklandığına dair.
2007/2008'de kara harp okulunda yaptığı açılış konuşması. izlerseniz eğer; anlayacaksınız. bu adam terör örgütü diye bir suçlama ile karşı karşıya. bu ülkede terör örgütünün ağa babası pkk'nin yandaşları mecliste fink atıyor. bu ne perhiz bu ne lahana turşusu? sen bu adamı içeri alıyorken; pkk yandaşları, 28 şubat'çılar, 27 nisan'cılar, 12 eylül'cüler sokakta rahatça, elini kolunu sallaya sallaya geziyorsa ben; bu olayı, bir kesimin gazını almak için yapılan bir özür mesajı olarak görürüm.
neyse ki imralı'ya gönderilmiyor. sonuçta terör örgütü şeysi. oraya da gidebilirdi. yazarken sinirleniyorum. lafı daha fazla uzatmadan bir alıntı ile güne olabilecek en kötü şekilde başlayayım.
böcek olmayı kabul edenler,
ezilince şikayet etmemelidirler.
f.schiller
aramızdaki badem bıyıklı şakirtleri nedense çok çok sevindirmiş hadisedir. lan olum ayık olun lan. mal mısınız.memleketimizin genelkurmay başkanı kodese tıkıldı.
-lan bu adamı siz atamadınız mı?
-madem bu adam teröristti neden atadınız mk.
-hadi bilmiyordunuz sonradan terörist oldu ne diye görev süresinin bitmesini beklediniz.
ve son olarak sayın badem bıyıklı şakirt arkadaşlarım sanmayın ki sıra size gelmeyecek. keser dönecek sap dönecek o keserin sapı götünüze girecek. amına kodumun silivrisinden 5 tane hükümet çıkar lan. bu nasıl memlekettir mk gazetecisi içeride, genelkurmay başkanı içeride, seçilmiş milletvekilleri içeride. ironiye bak amk ya. terör örgütü yönetmekten tutuklanan adama bak. tüm silahlı kuvvetlerin komutanı amk.
tamam sakinim.
