önemli olan mevsimler değil termostatta yazan birimdir. misal şu an 32 ise, demek ki vantilatör eşliğinde çıplak olarak durulabilir. 30 derece ise vantilatör artı tişörtle durabilir ve terlemezsin. 28 ise o vakit de vantilatörsüz sadece camı açarak tişörtünle gününü gün edebilirsin. yani neymiş 1-2 derece deyip geçilmemeli imiş. yoksa yazmış kışmış ne farkedermiş.
insan ömrünün mevsimlerle ifade edilmiş halidir.
ilkbahar: Çocukluk ve gençlik.
Yaz: Gençlikten orta yaşa kadar olan dönem.
Sonbahar: Yaşlanma belirtilerinin başlaması.
Kış:Yaşlılık ve ölüm.
eğitim sisteminin henüz ilk adımlarında öğretilir hepimize. kaderimizi kendimiz belirleriz o an fark etmeden. hep bir ağızdan:
"ilkbahar yaz, sonbahar kış"
***
ilkbaharda doğarız. kuş cıvıltısının huzur verdiği zamanlar. dolap tıka basa meyve doluyken erik ağacına tırmanmalar, çimenlere uzanmalar çocukluğa aittir. her yer hayat kokar. alışkanlıklara köle olmadan önce, daha bir özümseriz her şeyi. en güzel mevsim. bir fidanın, filizlenmesi.
yaz arsızdır. gençliktir çünkü. kan ter içinde kalırız, hayata yetişmek için. hep bir acele, hep bir sabırsızlık. güneş başımızı döndürür. aşkın tasviri, güneştir nihayetinde. yakar, ama ısıtır. çok kalırsan yakar, gölgeye kaçarsan üşürsün. gölge yalnızlıktır. bazen karpuz kabuğu gibi önemsiz hissedersin. bazen ayaklar altında bulursun kendini. toprak ile buluştuğunda, yeniden filizlenme ihtimalin vardır. toprağın tasviri doğru insandır. kimimiz toprağa ulaşmak adına bir süre ayaklar altında kalıp sabreder. kimimiz ise güneşin altında kurur gider.
sonbahar yorgundur. dökülen yapraklar çocukluğu tasvir eder. çocukluktan kurtulduğumuzu(!) sandığımız durum, aslında çocukluğun elimizden kayıp gittiğini kış ayında öğretir bize. iş işten geçmiştir artık. sürekli yağmur yağar, rüzgâr eser. boşluk hissi bu mevsimde çöker içimize. güneş gitmiştir çünkü. güneşin olmadığı yerde gölgeler uzar. gölge, yağmur, rüzgâr. sonbahar haciz memurudur. ne var, ne yoksa götürür içimizden. ürkek ve manasız bedenimizi bırakır sadece bize.
kış başlangıcın sonudur. her şeyin yitip gittiği, manasızlığın zirve yaptığı mevsim. yağmur, yerini kara bırakır. karın beyazı önce saçlara, sonra kaşlara, en son kirpiklere düşer. veda etme zamanı gelmiştir artık. karların üzerinde bıraktığın ayak izleri, yeni bir başlangıcın mimarı olacaktır.
***
birebir bulunduğumuz anı yaşıyor gibiyim. yazın ve sonbaharın ortasındayım.