ilk öpüşme

entry563 galeri23 video2
    13.
  1. bakırköy sahilinde yağmur hafiften ciselerken yapıldığında asla unutulmayacak bir duygu patlamasıdır. *
    16 ...
  2. 12.
  3. genelde ortaokul zamanında karsılasılan ve kuslarınkine benzeyen bir hal alan ilk deneyim ve ilk başarısızlık.
    9 ...
  4. 11.
  5. kalbin çarpış hızını ikiye katlayan,vücudun çok seri bir şekilde adrenalin salgılamasına yol açan,zamanın zaman olmaktan çıktığı ve ömür boyu unutulmayacak inanılmaz an.
    15 ...
  6. 10.
  7. genelde ne yapacagınızı bilmediginizden,sadece sacma sapan dudak hareketleriyle gecen,öpüsmektekten cok dudak güresi denilesi genclik heyecanıdır.
    hic unutmam benimkinin ilkinde her yerim köpek yalamıs gibi salya olmustu.
    *
    **
    20 ...
  8. 9.
  9. siftah açmak için yapılan, yılbaşında ondan geri sayarken vuku bulması makbul olan içgüdüsel davranış.
    5 ...
  10. 8.
  11. 7.
  12. 6.
  13. rezilliğin daniskası için;

    (bkz: ilk sevişme)
    17 ...
  14. 5.
  15. insan hayatında ve de aşk hayatında oldukça mühim yeri olan bu aktivitenin doğuracağı olumlu sonuçlar belli tabi de, olumsuz noktaları da az değil. bir kere, hazırlıksız yakalanmak en kötüsü. başımdan geçeni anlatayım ben en iyisi;

    lisedeki beden eğitimi dersi... herkes bahçeye çıkmış ordan oraya koşmakta, hoplamakta, zıplamakta. bense okulda sigara içmek eylemini gerçekleştirmek üzere her zaman yaptığımız gibi kullanılmayan sınıflardan birine gitmişim. neyse efenim, içeri girmemle irkilmem bir oldu. tazecik sefgilim de orda değil mi? hem de yapayalnız. e tabi daha kasılmış bi şekilde girdim içeri ve yaktım sigaramı. havadan sudan değil tabi yeni sevgiliyiz, işte o tür mevzulardan konuşurken bir de baktım ki iyice yakınlaşmışız birbirimize. kötü olan, benim ilk defa yapıyor olmama rağmen, onun ilki olmaması. arada beş santim ya var ya yok.. tereddütteyim haliyle ben, "atılsam abaza gibi mi olur? atılmasam geri kaçar mı? napsam ne etsem??" türlü düşünceler beynimde canlanırken bana en uyanını seçtim ve "ya allah!" deyip atladım...

    ve bir çığlık, öyle bir çığlık ki...

    haliyle hemen geri çekildim ve biricik sefgilime baktım şefkatle. baktım ama, gördüğüm şey sinirden yuvalarından fırlayıverecek gibi duran bir çift gözdü.. ne olduğunu çözmeye çalışırken dudaklarının normalden daha bir kırmızı olduğunu farketmem, havaya kalkan bir elin suratıma büyük bir hızla inmesi, ardından gelen "salaaaaaak!!" narası ve de yüzümün normalden kırmızı hale bürünmesi bir oldu tabi...

    çıktım gittim sınıftan..

    tuvalete girip bir sigara yaktım. sadece düşünüyordum. "demek ki beş santim uzaktan atlayınca böyle oluyomuş. holivıd ben sana ne diyim ha? kolpa seni! üç metreden atlayıp öpen erkegler yalan mıydı yani? yerin dibine geç e mi?!"

    bir hafta falan görüşmedik.. yani gördük tabi birbirimizi ama, görüşmedik işte. dayanamadım tabi sonra sordum;
    + funda.. dudağın nasıl oldu?
    - avvyy hijç soğrmoa hala acuyoo!
    + ayy canım benim nasıl oldu anlamadım ben de..
    - salaak!!
    + niye kanadı ki dudağın senin? ısırdın mı noldu?
    - allah velanı vevrsin! defol..aayy dudaaam!
    86 ...
  16. 4.
  17. eğer burun deliklerinde kapalıysa eyvahlar denilesi olaydır. yoğun bir titreme, heyecan ve gurultulu soluk alıp verme oluşması mümkündür, eve giderken havalardasındır ve geceleri aklına gelir, mutlu olursun.
    27 ...
  18. 3.
  19. kesinlikle ömür boyu unutulmayacak hadiselerden biri olması nedeniyle eylemin yapıldığı kişi ne olursa olsun hep aklın bir köşesinde kalacaktır.
    (bkz: ilk kez cinsel ilişkiye girme)
    23 ...
  20. 2.
  21. 1.
  22. herkesin başına hayatta bir defa gelen ve çok yüksek ihtimalle başarısızlık , salaklık , şaşkınlık , kararsızlık gibi sanrılarla içiçe yaşanan dudakları birbirine yapıştırma eylemi..

    birinci tereddüt;

    dilimi ağzına soksam mı??

    bu tereddütü yaşamadım diyen varsa sahin k öpüşsün onunla..öyle bir tereddüt ki ; muhattabınızın dilini sizin ağzınıza sokmasıyla anında bertaraf olabilecekken eğer o da acemiyse tam bir komedidir..benimki şahsen öyleydi..benimkine daha sonra tekrar değineceğim..

    ikinci tereddüt;

    öpüşürken ellerimi muhtelif aktiviteler için kullansam mı? kız beni ayı olarak beller mi?? sakin olup daha sonraya ertelesem mi? akışına bıraksam mı? ananın amı mı? yeter ulan..

    bu kararsızlık çok daha fenadır..öpüşürken mutlaka eller kızın sırtında , omuzlarında , saçlarında , belinde ya da biraz vahşice ama yanaklarında olur fakat eller sadece kadında gelişmiş organların herhangi birinin üzerinde olmak isterse (ki el bu ibne ister) işte o dakika sorularla cebelleşmeye başlamıştır kişimiz..

    üçüncü tereddüt;

    dudaklarından biraz soluklanmak için ayrılsam daha sonra tekrar öpüşmek istemeyebilir mi?

    bunun biraz öznel bir tereddüt biçimi olduğunu düşünmekteyim..ilk ikisi kadar evrensel değil kabul..ama mutlaka yaşamış arkadaşlar vardır deyip anlatmaya başlayalım..öpüşme ya da dudakları ilk defa birinin dudaklarına yapıştırma eylemi sırasında burnundan nefes almaktan imanı gevremiş kişimizin aklına takılan bir diğer önemli sorudur bu..eğer muhattabın da ilk defaysa pişmanlık duymasından korkulur..

    ya bir daha istemezse??

    işte bu soru yüzünden genellikle o dudakların ucunda ölmek şıkkı daha cazip gelir acemi arkadaşımıza..

    komediydi arkadaşım evet komediydi benimki..bizimki..benim de ilk defa olacaktı muhattabımın da..zamanımızın tüm ergenleriyle , abazanlarıyla beraber gülhane parkındaydık tabiki..ağzıma sıçim kendimin sanki başka yer yok..metrekarede 5 kişi öpüşüyor 2 kişi de sevişiyordu o vakitler gülhane'de..gören 3000 kişi grup sex yapıyorr zannederdi..eminim istanbul'lular hatırlayacaktır o dönemleri..

    neyse bu sefer kesin niyetlenmişim..öpücem arkadaş..aksilik o günde kızda bir stres var sanki..ya da ben durumu murphy kuralları bağlamında değerlendiriyordum kimbilir..neyse kolumun altında olduğu için gözlerimi arada 5 cm kalacak kadar yaklaştırmıştım gözlerine..sanki bu iş doğaçlama , kendikendine olmuş intibası bırakmak istiyordum kız arkadaşımın gözünde..halbuki yarrak öyle..en az 4 5 hafta öncesinden planlamış , arkadaşların gazına gelerek mekanlardan gülhane parkını seçmiştim..

    neyse yaklaşık bir 10 dakikalık arada küçük boşluklar olan bakışmalar ve gereksiz (işe romantiklik katsın diye) fısıldaşmalardan sonra ilk hamleyi yapmıştım..dudaklarını kapadı sanki önce ya da müzmin kötümserliğimle bana öyle gelmişti..umursamadım..zaten 4 5 haftalık planlarımın bir maddesi de ;

    kız nasıl bir tepki verirse versin umursamamak , dudaklarından hiçbir ahval ve şeraitte ayrılmamaktı..

    nitekim öyle de oldu..ama nasıl oldu derseniz önceden dediğim gibi tam bir rezalet..yukarıda yazdığım tereddütlerin hepsini en kesif haliyle yaşadım ve tahmin ediyorum yaşattım da..ilk yarım saatten sonra dil devreye fazlasıyla girdiğinden büyük bir salaklık silsilesi daha yaşadık dişlerimiz birbirine çarpıyordu..bu ne saçmalıktı böyle yarabbim..et mi yiyorduk? öpüşüyor muyduk??

    onu da geç ilk bir saatten sonra utanarak , yerin diplerinde kendime uygun bir yer bularak söylüyorum ki salyalarım akıyordu benim..köpek gibi..saçmalık 2..ve ilk farkeden ne yazık ki , kaderin büyük bir cilvesi ki ben olmamıştım salyalarımın aktığını..kız farketmiş , çaktırmadan sırıtarak ve beni rencide etmemeye çalışırr bir ifadeyle 'çenen' demişti...

    o ses tonunu unutamam..

    tüm bu olumsuzluklara rağmen..dudağımda uçarı bir gülümseyişle girdim mahalleye..mahalle kültürü fazlasıyla gelişmiş bir çocuk olduğumdan o vakitler mahalle çocuk eşrafı apartman önlerinde bekliyordu beni..

    tamam mı?

    dediler..en bruce willishalimle;

    tamam dedim..

    (bkz: işte bir nesil böyle heder oldu)
    580 ...
© 2025 uludağ sözlük