ilk okulda flüt alındığında çok heyecanlanır insan. sonra baban ilk arabanızın anahtarını verdiğinde heyecanlanırsın. sonra emniyetten ehliyetini aldığında. sonra kendine ait ilk arabanı aldığında... sonra nışan yüzüğü... sonrası yok amk.
sevilen kızın eli.
O parmaklarını parmaklarının arasına geçirişi, avucunda avucunu hissetmen, yavaş yavaş sana sokulması, sıcaklığını hissetmeye başlamak.
Insanın içi bir hoş oluyor. Ve ona beslediğin sevgi bitmediği sürece de bu heyecan her seferinde oluyor .
kendimi yeni yeni tanımaya başlamıştım, cinselliğimi de. bir gün arkadaşımın evinde rastladım bu meyveye. sarı sarı duruyordu masanın üstünde birkaç tanesi yan yana. arkadaşımla yalnızdık evlerinde. ders çalışmaya gittim sanıyordum ben zavallı.
ilk elime alışımı hatırlıyorum. kalbim yerinden fırlayacak gibi oldu derler ya, göğüs kafesimin zorlanmasını iliklerime kadar hissettim o anda. muzun sertliğini hissediyordum, belli belirsiz kokusu çıldırtıyordu beni. hayranlıkla her tarafını inceledim. daha sonra soydum o muzu yavaş yavaş. kabuğunu soyarken çıkan ses beni benden almış, mercan adalarına götürmüştü adeta. fırtınalar kopuyordu içimde. nefes alışlarım hızlanmış, damarlarımda dolaşan kanın sıcaklığının arttığını hissetmiştim ilk defa. büyük bir heyecanla tamamen soydum muzun kabuklarını.
kabuğu kadar sert olmayan, hafif yapışkan ve daha ağır kokulu bir şey kalmıştı ellerimde. başını dudaklarıma götürdüm, dil darbeleri attım öncelikle. ilk tadını aldığımda yıldızlar parlamaya başlamıştı gözlerimde. dizlerimin üstüne çöktüm istemsizce. günlerdir suya hasret biri gibi muzu yalamaya başladım, yaladım, yaladım. ısırmaya kıyamıyordum, yemek istemiyordum; sadece yalamalıydım.
Ash Ketchum tasosunu cips in içinde gördüm ya o an çok heyecanlandım işte. çok zordu çünkü ash ketchum tasosunu çıkarmak. Elime aldım heyecanla bir de baktım hareketli taso.ulan dedim ne şanslıyım.