her ne yaşarsanız yaşayın, başta ailenizden biri olmak üzere herhangi bir arkadaş ya da dostunuza dertleşmek niyetiyle bile olsa eşiniz hakkında konuşmayın.
karınızın itin köpeğin ayarlamak için uğraşacağı açık kapı bu, dul gibi düşüncelerle bir numaralı hedef olacağını düşünün ve sonra vazgeçin en basiti bu. işin dini boyutu var ya oralara girmeyelim.
eğer gerçekten yürümeyen bir evliliğiniz varsa, siz sonuna kadar yapılacak şeyleri yapmış, hiç bir şeyi değiştirememişseniz boşanın.
kimsenin evindir, eşindir...ittirmelerine aldırmayın. çünkü ancak ne yaşadığınızı siz bilirsiniz, kararı verecek de sizsinizdir.
bunu yaparken güllük gülistanlık günler de beklemeyin. haliyle morali sıfır bir çocuk, toplumun önyargıları, yeni hayatınızın sıkıntıları sizi bekliyor olucak. bu yüzden kendiniz ve çocuğunuz için sıkı durun.
her şeyin tekrar yoluna girmesi biraz da sizin elinizde.
bir anlaşmalı boşanma söz konusu ise ve karşı tarafın kötü niyetli olacağını hissediyorsanız profesyonel hukuki yardım alın. zaten ortada bir çekişme varsa mutlaka profesyonel hukuki yardım alın.
vereceğiniz para içinize oturmasın. belki de sizi çok daha fazlasını vermekten kurtaracak.
boşanmayın , eskiden insanlar boşanmazlardı , iki hadise için ayrılmazlardı, bırakmazlardı evlendikleri adamı çekip gitmezlerdi çocuklarıyla kalan karısını. çünkü katlanırdı insan , katlanmayı bilir ona saygı içersinde davranırdı, çünkü bilirdiki. ölümsüz beraberlik zamanı olan ahirette onun ebedi hayat arkadaşı olacağıydı.
çocuğunuz varsa evliliğinizin başarısızlığını ondan çıkarmayın.
eski eşinizin yüzüne söyleyemediklerinizi çocuğunuza söylemeyi bir daha düşünün çünkü o çocuk yatağa yattığı zaman yorganı çekip ağlıyor.
boşanmayın demiyorum olmuyorsa olmuyordur. ama çocuk olmuş bir kere.