Poğaçayla uzaktan bile akrabalığı bulunmayan, henüz yemeyenlerin kendisini sıradan bir poğaçaya benzettiği, özellikle güzelim Alsancağımda demlenmeden sonra haşlanmış yumurta eşliğinde boyozumuzu afiyetle yuvarlanmanın tadına varmayan kişidir.
nasıl ki izmir değerlendirilirken kimileri "izmir laikliğin, aydınlık cumhuriyetin kalesidir" kimileri de "namussuzluğun, rezilliğin, ahlâksızlığın başkentidir" diyerek mübalağa ediyorsa izmir halkı da boyoz konusunda mübalağa ediyor.
boyozu, hele de domates ve peynirli olanını ben de seviyorum ama çok özgün, tadına doyum olmayacak bir gıda olarak da görmüyorum. şu boyozu "müthiş", "ağız salyası akıtan" bir yiyecek olarak tanıtmayalım lütfen.