birisini ilk gördüğünüzde onu beğenirsiniz çok güzel/yakışıklı biri ise etkilenirsiniz dış görüntüsünden ama bu aşk değildir sadece bir beğenidir.
önemli olan sonrasıdır.
ilk görüşte sizi derinden etkileyen ayaklarınızı yerden kesen birisi , konuştukça içi boş birisi çıkabilir.
ne sevebileceğiniz ne de oturup iki kelam edebileceğiniz.
birisini ilk görüşte beğenirsiniz.
konuştukça ondan hoşlanırsınız.
bir şeyler paylaştıkça , bir şeyler yaptıkça , bir yerlere gittikçe , oturup kalktıkça ... kısacası onu tanıdıkça seversiniz.
birisini tanırsınız aynı şeylerden tat alırsınız
birisini tanırsınız yanında hep mutlusunuzdur
ve o kişiyi sevmeye başlarsınız.
konuşmak istersiniz hep , bir şeyler yapmak.
yanınızda olmasını istersiniz.
sonra geleceğe dair bir yerde var olma düşüncesini hayal edersiniz.
alışırsınız ona
özlersiniz sonra
bir bakmışsınız ki çok sevmişsiniz.
o da sizi sever sonra
yanyanayken zaman dursun istersiniz nasıl geçtiğini anlamadığınız için
her şey öyle güzeldir ki hayatınız daha anlamlı gelmiş
farklı bir boyuta geçmiştir.
aklınızdan çıkmıyordur ya hani
aşık olmuşsunuzdur işte.
aşk böyle bir şeydir aslında zamanla gerçekleşir.
size hayatınızın en güzel günlerini yaşatır
asla unutmayacağınız güzel günler
ve o günler hep tatlı kalsın , hep değerli olsun , sıradanlaşmasın diye çeker gider aşk
gider bir gün yerini sevgiye bırakarak.
bu yüzden daha önemlidir sevgi
hiç bitmemesi gereken , aslolan odur.
bir gün sevgi biterse eğer o zaman bitmiş demektir tüm ilişkiler.
yanlış ve iddialı bir önermedir aksini iddia eden isbatlasın.o kadar dinlenen şarkı şiir okunan kitap roman hepsi bir çırpıda silinemez bunda bir yanlışlık var bir daha bakalım lütfen. en zoruda şimdi kızlar bir 2. bakıştan sonra köle demi olmayacak . ben böle aşkın ızdırabını
öznel bir durumla ilgili nasıl ki her türlü kesinlik içeren ifadeler yanlışsa bu da yanlıştır. hemen çürütelim. hatta bırak yakından görmeyi, televizyonda ilk gördüğüm an aşık oldum. https://galeri.uludagsozluk.com/r/230826/+. aksini ispatlayabilir misin? tabiki hayır. o zaman demek ki neymiş her şey mümkünmüş.
aşk, çay gibidir. demini alınca güzelleşir. dolayısıyla katılıyorum başlığa, ilk görüşteki etkilenmenin adı aşk değildir, hormonlarınız zıplar bi, odur olsa olsa.
yanlış düşüncedir. tabiki vardır. karşıdan gelen bir güzele biranda vurulur, saniyeler içerisinde muhteşem hayaller kurar sonra unutur gidersiniz. işte aşk da budur zaten.
hani şimdi otobüs durağında görüp de aşık olduğunu sandığın kız var ya, ha o işte. o gelip sana "naber lan yarraam" dediği an o aşk bitecek.
hani kafede karşı masada sana işveli işveli bakan kız var ya, hani aşık olduğunu sandın. o, ayakkabısını çıkarıp parmaklarının arasını hatur hutur kaşısa aşkın bitecek.
bunun gibi bin tane örnek sayabilirim. "bitmez" diyip kendini kandıranlar yahut kendini tanımayanlar da vardır elbet. ama biter arkadaşım. çünkü senin aşk sandığın şeyin aşkla uzaktan yakından alakası yok. aşk birisini tanıyıp bir şeyler paylaştıkça doğup büyür. ne zaman ki o kızın "naber lan yarraam" demesi, ayaklarını kaşıması, geğirmesi, osurması, ayakta işemesi seni rahatsız etmiyor hatta sempatik bile geliyorsa o zaman durum ciddidir. çünkü aşk hastalıklı bir şeydir. ilk görüşte bulaşabilen cinsten değil ama. zaman yoluyla bulaşandan. insanlar boşuna aşık olduğu kişi kendisini aldatsa bile affetmiyor. ya da boşuna kan dökmüyorlar. sen bir kere gördüğün kız sevgilisiyle öpüştü diye çıldırır mısın? kıskanırsın elbet(ben de bade işçil'in mahzun'la takıldığını öğrendiğimde beynimden vurulmuşa dönmüştüm mesela) ama canileşecek ya da kendini yiyip bitirecek kadar delirir misin?
senin cevabın ne olursa olsun sonuç açık arkadaşım. ilk görüşte aşk romantik komediler çekilebilsin diye uydurulmuş bir yalandır.
